Ellerini kollarını sallaya sallaya ülkeye giren 34 PKKlının 29u 10ar dakikalık savcılık sorgusunun ardından, 5i de çıkarıldıkları seyyar mahkeme tarafından suçsuz bulundular.
Bunların hiçbiri PKK üyesi olduklarını inkâr etmediler.
İfadelerinde bölücübaşından önder diye söz ettiler, onun verdiği talimatla geldiklerini itiraf ettiler.
Dağa çıkmaktan, devlete karşı faaliyetler göstermekten dolayı pişmanız falan da demediler.
Türk Ceza Kanununun 307, 309, 311, 312, 313 ve 314üncü maddesine muhalefet ettiklerini kabul ettiler.
Devleti, hükümeti yıkmak ve Türk Silahlı Kuvvetlerine zarar vermek için kurulan örgütün üyesi olduklarını göğüslerini gere gere açıkladılar...
Ama sonuçta...
Defalarca ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılanmaları gerekirken, serbest bırakıldılar!
***
Gelelim Silivrideki duruşmaya:
Önce çeşitli suçlara karıştıkları belirlenen bazı mimli isimler tutuklandı.
Sonra bunlara emekli komutanlar, rektörler, öğretim üyeleri, hukukçular, sendikacılar, iş adamları, gazeteciler eklendi.
Çoğu birbirlerinden bir kaşık suda boğabilecek kadar nefret eden bu karma topluluktan Ergenekon Terör Örgütü isimli bir örgüt ortaya çıkarıldı.
100ü aşkın şüpheli tutuklandı, özgürlükleri ellerinden alındı.
Sorgulamaları PKKlılar gibi 10ar dakika değil, aylarca sürdü.
Evleri, iş yerleri hallaç pamuğu gibi atıldı.
Yine de doğru dürüst bir delile ulaşılamadı.
Bunca insanın yargılanmasına gerekçe olan iddialar, çoğu PKK üyesi gizli tanıkların verdiği ifadelerle sınırlı kaldı.
***
Kısacası; açıkça Ben terör örgütü üyesiyim diyenin serbest bırakıldığı bu ülkede...
Ben öğretim üyesiyim, bu örgütün adını bile ilk kez duyuyorum, Ben emekli askerim, hayatım PKKyla mücadeleyle geçti , Ben gazeteciyim, tek suçum iktidar yandaşı olmamak diyen insanlar hâlâ cezaevinde...
***
PKKlılar suçsuz olduklarına göre; demek ki neymiş?
Bu ülkede 30 yıldır işlenen bütün cinayetlerin arkasında Ergenekon varmış!
Dağlıca baskınını terörist Sinan Aygünün başında olduğu tim gerçekleştirmiş...
Aktütünü terörist Mustafa Balbay ve arkadaşları basmış...
Üzümlüyü basanların başında terörist Prof. Dr. Mehmet Haberal varmış...
Mayınları terörist Tuncay Özkan döşemiş...
Öğretmenleri terörist İlhan Selçuk öldürmüş...
Mühendisleri terörist Hurşit Tolon kaçırıp, kurşuna dizmiş...
***
Hukukun üstünlüğüne, hukuk devletine ve adalete güvenmek istiyorum...
Ne olur... Benim gibi safları daha fazla zorlamayın!
*****
GÜNÜN SORUSU
İçişleri Bakanı Beşir Atalay, eve dönüşün, demokratik açılım sürecinin bir safhası, planın bir parçası olduğunu açıklamış...
Bu sözler, Türkiye Cumhuriyetinin yasalara saygılı vatandaşlarından saklanan açılım paketinin, PKKyla ve Kuzey Irak yönetimiyle paylaşıldığının itirafı anlamına gelmiyor mu?
*****
PKKlıları daha iyi kucaklamak için öneriler!
Okurlarımızdan, suçsuz bulunarak serbest bırakılan PKKlılar için devletin bundan sonra yapması gerekenler konusunda öneri yağıyor.
İşte bunlardan bazıları:
* Ülkeye gelecek PKKlılar için kırmızı halı serilmeli, Habura acilen 5 yıldızlı bir otel kurulmalı!
* Şehit çocukları, PKKlılara çiçek vermeli!
* PKKdan terör örgütü diye söz etmeye devam eden herkes cezaevine tıkılmalı!
* Geçmişte PKKyla savaşan askerler ve koruculardan hesap sorulmalı!
* Teslim olan bütün PKKlılara gazi, ölenlere de şehit unvanı verilmeli. Hepsi maaşa bağlanmalı. Yetmez; göğüslerine de madalya takılmalı!
* PKK mezarlıkları, şehitlik statüsüne alınmalı!
* PKKlı militanlara uzmanı oldukları konuda iş bulunmalı. Nişancılar orduya, stratejistler bakanlıklara, muhbirler MİTe yerleştirilmeli!
* PKKlıların MEKAP ayakkabı ve peşmerge kıyafetinden oluşan üniformaları, resmi kıyafetler listesine eklenmeli!
***