trafik kazalarında doğrularımız ve yanlışlarımız neler?

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan drrasit
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
Durumu değerlendirin

Trafik kazalarında, travmaya bağlı olarak omurga ve eklem yaralanmaları kaçınılmazdır. İşte bu durumda kesinlikle dikatli olmalısınız. Yanınızda varsa, en iyi yöntem trafik kazasının şekli ve türü ne olursa olsun derhal hastaya boyunluk takmaktır. Boyunluk, otomobilinizde, ilkyardım çantası gibi bulundurmanız gereken en önemli gereçtir. Eğer gerekli ilkyardım bilgilerine ve deneyime sahip değilseniz, ambulans gelene kadar herhangi birinin yaralıyı kıpırdatmasına engel olmanız en akıllıca davranış olacaktır. Sadece boyunluk takmak ve bilinçsizce taşınmaya engellemek, yaralının yaşam şansını yüzde 80 arttıracaktır. Eğer kaza geçiren araçta yangın tehlikesi söz konusuysa, ancak o zaman yaralıyı araçtan çıkartmaya teşebbüs edin. Ardından hastanın durumunu degerlendirmek için dört duyunuzdan yararlanabilirsiniz.

Konuşun

Yaralı ile sözle temas kurmaya çalışın. "Adın ne, Olay nasıl oldu?" gibi sorularla hem şuurunun açık kalmasını sağlayabilir, hem ona moral verebilir, hem de ambulans gelene kadar bazı gerekli bilgileri edinebilirsiniz. Ama bunları yaparken muhtemel bir felci önlemek için boyunluğu takmış olmalı ve yaralının anlını tutarak başını hareket ettirmesine engel olmalısınız. Eğer sorularınıza mantıklı cevaplar verebiliyorsa, bilinci açık demektir. Vücudundaki hasarı en iyi ondan öğrenebilir ve gelen acil yardım ekibinin işini kolaylaştırmış olursunuz. Sorularınıza mantıksız cevaplar veriyor, konuşması kayıyorsa bu onun beyninde muhtemel bir kanamaya işaret eder
 
İzleyin
Yaralı, sözlü uyarılara cevap vermiyorsa, yapılması gereken onun vücut fonksiyonlarını gözlemektir. Nefes alıp veriyor mu? Gögüs kafesi kalkıp iniyor mu? Bunu anlamak için hastanın giysilerinin üst bölümünü keserek çıkartmanızdır. Yaralının gözbebeklerine eğer varsa ışık tutun. Yoksa, gözkapaklarını elinizle bir süre örtüp, tekrar açarak gözbebeği hareketini izleyin. Eğer gözbebekleri ışığa tepki gösteriyor ve küçülüyorsa beyinde problem yok demektir. Ancak kazazede eğer olaydan önce morfin veya aşırı alkol gibi uyuşturucu etkisi altındaysa veya gözüne atropin gibi bir ilaç damlatmışsa, tepkiler yanıltıcı olacaktır. Unutmayın. Kazazedede kalp atışları, dolayısıyla solunum durmuşsa, en belirgin görünüm tende ve dudaklarda morarmadır. İnsan teni normalde pembe beyazdır. Ancak hasta fazlasıyla esmer tenli, hatta zenci olabilir. O zaman dudak içlerine bakmamız gerekir. Irk, renk, cinsiyet farkı ne olursa olsun dudak içi (mukoza) aynı renktir. Morarma olup olmadığını buradan gözlemleyebilirsiniz.

Dokunun
Nabız
Nabzına bakın.
Ancak bunu yaparken bilek yerine boyun atardamarını tercih edin. Zira kalp faaliyeti yavaşlamıs ve kan basıncı düşmüşse, kolda nabız atışını hissetmeniz çok zordurr. Özelikle hasta şoka girmişse, bilekten hiç nabız alamazsınız ve hastanın öldüğünü sanabilirsiniz. Boyundan nabız almayı öğrenmek için önce kendinizi dinleyerek pratik yapın
 
Memeler
İnsan bedeninde sinir uçlarının toplandığı bölgeler meme uçlarıdır. Yurdumuzdaki ahlaki değerler göz önüne alındığında, yaralı bir kadınsa, kulak memesini deneyebilirsiniz. Parmak uçlarınızla sıkın ve yaralının acıya karşı tepkisini almaya çalışın.

Parmak uçları
Yaralının tırnağının üzerine iki parmağınızla basınç uygulayın. Basıncı kaldırdırdığınız takdirde, beyazlık kızarmaya başlarsa kan dolaşımı, dolayısıyla kalp atışı var demektir. Beyazlığın kalıcı olması, kalbin durduğuna yorumlanabilir.

Dinleyin
Hastanın nefesini dinleyerek hissetmeye çalışın. Bu arada ağzini
koklayarak da nefes alip almadigini kontrol edebilirsiniz
 
Solunumun devamını sağlamak için

Solunum yollarının devamlılığını sağlamak için öncelikle ağız ve burunda yabancı bir cismin olup olmadığını kontrol edin. Eğer tıkayan bir nesne görürseniz, parmaklarınızı kollayarak bu cisimi çıkartın. Mümkünse bu kontrolü bir kalemle yapın, zira bilinci bulanık hasta parmaklarınızı ısırabilir.
Boyunluk yoksa, bunları yaparken hastanın ensesini desteklemelisiniz. Ayakkabılarını, bir tişörtü, içi havayla şişirilmiş bir torbayı hastanın ense boşluğunu desteklemek için kullanabilirsiniz.
Bu arada parmaklarınızı gezdirerek boyundaki olası bir hasarı hissetmeye çalışın. Bir hastanın vücudundaki bir anormalliğin ayrımını en iyi şekilde, sağlıklı olan kendi vücudunuzla karşılaştırarak yapabilirsiniz.

Buraya kadar anlatılanlar gözünüzü korkutmasın. Üzerinde çalıştığınız takdirde, tüm kontrolleri 10-12 saniyede bitirebilmeniz mümkündür.

Tüm tesbitler negatif. Dört duyumuzun yardımıyla yaptığımız tüm gözlemlerde hayat belirtisi almadık. Yani sözlü uyarı cevapsız kaldı, nabız yok, kalp vuruşu yok, soluk alıp verme yok, gözbebekleri hareketsiz veya belli belirsiz bir kıpırtı var. Kazazedenin vücudu sıcak, ancak, ağrı uyarısına tepki gelmiyor, nefes kokusu yok, göğüs kafesi kıpırdamıyor, dudak içlerinde morarma başladı. Bu durumda hasta tıbben ölüdür. Hiç vakit geçirmeden akciğer-kalp canlandırmasına (kalp masajı ve suni solunum) başlamak gereklidir.
 
ÇOK ÖNEMLİ:
Eğer kalp-akciğer canlandırması, diğer bir deyimle suni solunum ve kalp masajı konusunda gerekli ilkyardım eğitimine ve becerisine sahip değilseniz, burada göreviniz sona ermektedir. Ancak o ana kadar edindiğiniz bulgular, gelecek ambulansın içindeki tıp görevlilerine zaman kazandıracak ve yaralının yaşama şansını yükseltecektir.

DİKKAT! Soluk alıp veren ve nabız vuruşları hissedilen bir hastaya baygın olsa bile kesinlikle kalp-akciğer canlandırması yapılmaz! Bir kez daha altını çizerek vurgulamakta yarar görüyoruz: Kaza mahalinde kontrolu ele almanız ön koşul. Çünkü yurdumuzda maalesef travmatik vakalarda ve özellikle trafik kazalarında hastaların büyük çoğunluğu olay yerinde değil, bilinçsiz taşıma sonucu hastaneye kaldırılırken yaşamını kaybetmektedir. Asıl müdahale etmeniz gereken nokta, hastanın kıpırdatılmasına engel olmaktır
 
değerli arkadaşlarım

ilkyardımla ilgili basitçe bilmemiz gerekenler yukarıda özetlenmiştir.okuması sadece ama sadece 15 dakikamızı alacak bu işlemleri okuyup arasıra da olsa gözden geçirip hafızamıza yerleştirsek sanırım çok güzel bir iş yapmış oluruz, tüm opelseverlere ve otoseverlere saygılar sunarım.
 
3 yıldır 112 lerde sağlık personeli olarak görev yapıyorum.. arkadaşlar doğruları yamış.. berde yanlışları yazayım.. vatandaştan yana büyük sıkıntılarımız oluyor. panik yaparak yardım olmaz, gelen ekibe saldırarak küfrederek yardım olmaz.. 50 kere 112 yi arayıp *nerde kaldı ambulans * demekle yardım olmaz.. ekipten komut gelmedikçe sedyeye, sırt tahtasına, boyunluğa müdahale edilmemeli; ekibe bağırmadan ajite olmadan ve irrite etmeden durum izah edilmeli..

arkadaşlar teorik şeyler yazmış; pratik ise bambaşkadır... onlarca insanı ellerinde kaybetmiş birisi olarak sizder ricam; araç düz ise, yanma yoksa Kazazedeyi araçtan sakın çıkartmayın.. servikal yani boyun yada serebral yani beyin yada sırt-bel sorunları olabilir, çıkartmayın...

şahıs dışardaysa ve kendinde değilse, size cevap vermiyorsa SAKIN sırtüstü yatırmayın, onu öldürmüş olursunuz.. başını altına yastık vs sakın koymayın.. kırığı varsa atellemeye kalkmayın, kırık kemik jiletten daha keskindir ve hareket ettirdikçe damarları ve kasları parçalar..
 
Geri
Üst