arkadaşlar! benim her zaman söylediğim bir laf vardır! ''ayarlanmıycak kız yoktur az çiçek vardır''

bayan milleti aşırı duygusallığa bayılır (%90lık bölümü) ben aslında ressamım ve bunu hobi olarak çok kullanırım ama bazende karşı cinse karşı kullanırım

edebiyatımda kuvvetlidir, güzel şiir yazarım ve birde mektup yazdınmı iş bitmiş demektir! hoşlandığımız bayana açılmak için, başlangıç olarak, aşırı duygusallık içeren bir mektup yazılır, mektup pembe bir gül eşliğinde, ya bi arkadaş vasıtasıyla yada başka bi şekilde bayana ulaştırılır! ( ama isim verilmeden, yani biraz gizemli olmak gerekir) bayan onun şaşkınlığı içerisindeyken, (aradan birkaç gün geçtikten sonra) tek kırmızı güle eklenmiş bir not kapısının önüne bırakılır (notta sadece bir kelime yazar ve yanında .................. olur) ertesi gün bir gül daha ve o gülün notunda önceki gün yazdığımız kelimeye bir yeni kelime daha eklenmiş ve yine .................. var! söylemek istediğimiz cümle tamamlanana kadar bu güller ve notlar günaşırı gönderilecek!!! sonuncu gül ve notta ona karşı hissetiklerimiz ve kimlik bilgilerimiz olacak, tabi cep numaramızı da unutmuycaz, ve nota bir buluşma noktası yazıcaz orada yemeğe davet edicez! buluşma yerine özelikle giyimimize özen göstererek, tarş olmuş ayakkabılar çok temiz ve parlak bi şekilde, evde ne kadar parfüm varsa kullanılmış bi şekilde elimizdede yine bir buketle gidicez! (bu sıradan bir bayansa işlem tamamlanmıştır) ablamız biraz zor bi bayan ise teklifimiz hala kabul edilmemiş ise, çaktırmadan cep telefonumuzla fotoğrafını çekicez! daha sonra benim yaptığım gibi karakalem portresini yapcaz! veya yaptırcaz! ona da içerisinde ''sensiz olamam'' gibi güzel sözcükler bulunan bir not ekleyip teslim edicez! o da yemediyse bu iş billboard lara seni seviyorum ilanı yazdırmaya kadar gidecek

ama bu kadar zorlayan olmadı beni henüz! en zorlandığım bayana bir portre yaptım ve şu an çok mutluyuz

eeee sanat benim mesleğim!