Ekonomik Kriz ile ilgili...

bindik bi alamete gedayuz kıyamete...
 
Ya valla bu kadar ekonomi ile ilgili biri oldugum halde ben Turkiyeyi anlayamiyorum. Dogdugum gunden beri herkes olduk bittik edebiyati yapiyor, insanlarin yasam tarzina bakiyorsun, sanki dunyanin en rahat ulkesi. 1 hafta Istanbulda kaldim, gorduklerim : Haftanin hangi gunu, hangi saati olursa olsun, gecenin 2 sinde bile Taksim ana baba gunu, restoranlarda sira bekledik, millet tuvalete bile taksiyle gidiyor, herkesin uzerinde benim bile zor aldigim markalar (yani ne kadar pahali markalar oldugunu siz anlayin :) ),trafik arabadan gecilmiyor vs. Yani korkunc bir tuketim. Kimsede demesin cok kucuk bir kesim oyle geciniyor diye. Istanbul'un neresine gittiysem benzer manzaralar. Ya bu aglanma edebiyati yalan, yada benim gozlerim yalan soyluyor....
 
bugün gazetenin birinde yazıyordu Kaan abi senin bahsettiğin konuya yakın bişiler :)

akp seçildiği günden beri baş örtülü bayan sayısında artış oldu, hatta bu artış 2'ye ayrılmaya başladı.. biri, sokakta otobüs duraklarında otobüs bekleyen yada evden işe yürüyen başı örtülü bayanlar, öteki ise 4x4 jiplere binen ve gün geçtikte sayıları artan başı örtülü bayanlar :)
 
Ya valla bu kadar ekonomi ile ilgili biri oldugum halde ben Turkiyeyi anlayamiyorum. Dogdugum gunden beri herkes olduk bittik edebiyati yapiyor, insanlarin yasam tarzina bakiyorsun, sanki dunyanin en rahat ulkesi. 1 hafta Istanbulda kaldim, gorduklerim : Haftanin hangi gunu, hangi saati olursa olsun, gecenin 2 sinde bile Taksim ana baba gunu, restoranlarda sira bekledik, millet tuvalete bile taksiyle gidiyor, herkesin uzerinde benim bile zor aldigim markalar (yani ne kadar pahali markalar oldugunu siz anlayin :) ),trafik arabadan gecilmiyor vs. Yani korkunc bir tuketim. Kimsede demesin cok kucuk bir kesim oyle geciniyor diye. Istanbul'un neresine gittiysem benzer manzaralar. Ya bu aglanma edebiyati yalan, yada benim gozlerim yalan soyluyor....
evet cok haklısın kriz var insignia yok satıyo millet sırada bekliyo:D
 
Ya valla bu kadar ekonomi ile ilgili biri oldugum halde ben Turkiyeyi anlayamiyorum. Dogdugum gunden beri herkes olduk bittik edebiyati yapiyor, insanlarin yasam tarzina bakiyorsun, sanki dunyanin en rahat ulkesi. 1 hafta Istanbulda kaldim, gorduklerim : Haftanin hangi gunu, hangi saati olursa olsun, gecenin 2 sinde bile Taksim ana baba gunu, restoranlarda sira bekledik, millet tuvalete bile taksiyle gidiyor, herkesin uzerinde benim bile zor aldigim markalar (yani ne kadar pahali markalar oldugunu siz anlayin :) ),trafik arabadan gecilmiyor vs. Yani korkunc bir tuketim. Kimsede demesin cok kucuk bir kesim oyle geciniyor diye. Istanbul'un neresine gittiysem benzer manzaralar. Ya bu aglanma edebiyati yalan, yada benim gozlerim yalan soyluyor....

Doğru, tüketim özentiliği çok yüksek. Asgari ücrete çalışan maaşının 3 katı bedelinde telefon taşır sonra da açım der, zam ister, hep görüyoruz bunları. Enflasyonun sebeblerinden biri de bu zaten. Görmemişlik, özentilik, milli geliri yüksek toplumları taklit eder nitelikte tüketim çabası olumlu şeyler değil. Türkiye'nin yıllardır süregelen sorunu üretim zaten, yoksa maşallah vatandaş tüketmeye çok hevesli. Toplam arzı toplam talebe yükseltemiyoruz. (kriz için değil yıllardır olan süreç, kriz farklı süregelen konjonktür farklı).
 
Son düzenleme:
ödünç para her zaman tatlıdır. Bizim ülkemiz 1950 marshall yardımından beri ödünç para ile yaşıyor. Yani sanıldığı gibi yeni kuşak falan değil, benim dedem bile ödünç para yaşıyordu (istesin ya da istemesin)
Şimdiki halk işin iyice bonunu çıkardı. Zamanında Turgut Özal demişti, "borç yiğidin kamçısıdır" diye. Şimdi de halk diyor: "battı balık yan gider" "borcu olan tek benmiyim", emekliler: "allah gençlerin yardımcısı olsun" (65 yaşında emekli olacaklara ithafen). "Dünya batıyor, yalnız değiliz"
Bu ve bu gibi laflar toplumdaki vurdumduymazlığı gösteriyor. Amerika ya da Rusya krizi yaratan ülkeler, bu ülkeler kriz sonrasında 3. dünya ülkelerinden oluşan sömürgelerinin sayısını artırmış olacaklar. Ama bu durumu anlayacak insan nerdeeeeee. Üretici esnaflar olan biteni en derinden yaşayıp görüyorlar. Tacirler, borcu yoksa şimdilik etkilenmedi. Memurlar ise hiç etkilenmedi. Etkilendim diyenler ise kredi kartı ya da tüketici kredisi mağduru. Yani hesapsız davranmanın cezasını çekiyorlar.
Ama benim gibi üretim yapıp toptan satış yapmaya çalışan KOBİ ler krizi çoktan iliklerinde hissetti. Benim üretim bandımda kala kala 3 kişi kaldı, onlarda numuneci. Hadi ben elimdeki stoktan satarak karnımı doyurdum, işten çıkarmak zorunda kaldığım elemanlarım ne yapacak??? 9 aylık 255 lira işsizlik yardımıyla mı geçinecek???
Ama memurların dediği şu: "Kıdem tazminatını alıyor, üzerine 9 ay boyunca 255 lira da alıyor, o ara başka bi iş bulur eşşek değil ya!!" Memurun tuzu kuru, işin iç yüzünü bilmiyor. Büyük fabrikalarda dahil, hemen hiç kimse çıkardığı işçinin kıdem tazminatını ödeyemedi. İşsizlik yardımı da 2 ay sonra ödenmeye başlıyor.
Yazsam sabaha kadar yazarım, kriz ağızdan çıktığı kadar kolay bişey değil. Çok kötü günler geliyor.
 
Ya valla bu kadar ekonomi ile ilgili biri oldugum halde ben Turkiyeyi anlayamiyorum. Dogdugum gunden beri herkes olduk bittik edebiyati yapiyor, insanlarin yasam tarzina bakiyorsun, sanki dunyanin en rahat ulkesi. 1 hafta Istanbulda kaldim, gorduklerim : Haftanin hangi gunu, hangi saati olursa olsun, gecenin 2 sinde bile Taksim ana baba gunu, restoranlarda sira bekledik, millet tuvalete bile taksiyle gidiyor, herkesin uzerinde benim bile zor aldigim markalar (yani ne kadar pahali markalar oldugunu siz anlayin :) ),trafik arabadan gecilmiyor vs. Yani korkunc bir tuketim. Kimsede demesin cok kucuk bir kesim oyle geciniyor diye. Istanbul'un neresine gittiysem benzer manzaralar. Ya bu aglanma edebiyati yalan, yada benim gozlerim yalan soyluyor....

tam aşağıdaki cevabı aklımdan geçiriyodum,hazır cevaplanmışını buldum.

Doğru, tüketim özentiliği çok yüksek. Asgari ücrete çalışan maaşının 3 katı bedelinde telefon taşır sonra da açım der, zam ister, hep görüyoruz bunları. Enflasyonun sebeblerinden biri de bu zaten. Görmemişlik, özentilik, milli geliri yüksek toplumları taklit eder nitelikte tüketim çabası olumlu şeyler değil. Türkiye'nin yıllardır süregelen sorunu üretim zaten, yoksa maşallah vatandaş tüketmeye çok hevesli. Toplam arzı toplam talebe yükseltemiyoruz. (kriz için değil yıllardır olan süreç, kriz farklı süregelen konjonktür farklı).
aşırı tüketim,borçla yaşama, asgari ücretli olup binlerce liralık kredi kartı borcu oluşu bunlar çok yaygın şeyler,
komuşu 0 araba aldıysa biz de özeniyoruz gelirimizi geçse de takside girip alıyoruz vs.vs.

bunlar kriz olmasa da krizde olan vatandaşların durumu, diğer taraftan krizden ötürü işsiz kalanlara (ki ben de 1.5 ay öyle kaldım) allah yardımcı olsun...
 
Isin komik tarafi insan ilk gordugunde o manzarayi oyle bir etkileniyor ki, ulan diyorum kendi kendime, biz haybeye yurt disinda surunuyoruz, Turkiye de millet benle ayni yasiyor. Sonra bakiyorsun duruma, herkeste 20 tane kredi karti, hepsi borc icinde....
 
Gökhan Bey'e de katıldığımı belirtmek isterim. KOBİ'ler gerçekten sıkıntıda. Pek çok yakın tanıdığım kapattı veya makineleri durdurdu durduracak kredi için ordan oraya koşuşturuyor. İhracat yapanlar bile bitik durumda, adı üstünde küresel kriz. Zaten kimse kimsenin parasını ödeyemiyor... Çekler hep karşılıksız damgası yiyor yada md.711'den ödenmiyor. İcra memurları bir orda bir burda... Daha 6 ay önce ayda 1,5-2 milyon $ mal satan adam icrayla uğraşıyor. İşallah tez zamanda açılır işler.
 
Bu 2009 da saglam ve buyuk sirketler, ayakta kalacak, hatta ufak sirketleri bunyesine alacak. satin alacak yani. Bu kriz, nakit rezervi olanlar icin bir firsat haline geldi. evet batan cok sirket var, ve hatta uzgunum ama daha batacak cok sirketler var.
buyuk firmalar 2009 un boyle gecirilmesi icin onlemlerini aldilar bile. Devlet'in zaten doviz rezervi bi dunya, merkez bankasi dolu.
ulkemiz icin Bu krizde, cani yananlar; milletimizin isci kisminin yarisi ve kredilerle ayakta durmaya calisan KOBI'ler veya hedeflerini belirleyememis irili ufakli sirketler.
Devlet su ana kadar krizden bir zarar gormedi bence, bunun diyetinin direk olarak milletimiz oduyor. Halen kriz Turkiye'yi teyet gecti diyor siyasetcilerimiz, evet Turkiye devletini teyet gecti ama Turk Halkini sirtindan vurdu. Benim icimi acitan da bu, devlet bakanlari, televisyonda, "kriz bizi teyet geciyor" derken.
Bu nasil bir adalet'dir anlamadim gitti.
 
Geri
Üst