Corsa D Antifiriz/Soğutma Suyu Miktarı

Nobran

Emektar Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
22 Eyl 2013
Mesajlar
1,163
Tepki puanı
256
Puanları
83
Yaş
34
Siteyi ziyaret et
Aynen öyle Mehmet bende aynı fikir içindeyim. Zaten bir araç önünü artık sanayiye çevirmeye başladı mı...Artık uğraşmayacaksın ve anında değiştireceksin. Ama ülke de deli dumrul vergi sistemi olmasından dolayı bizler de sökükleri dikip yırtıkları yamalama ile yol almaya çalışmaktayız ama oda iş değil işte. Aracın başı dolduğunda misal işte beş yaz. Buji deliğinden gir sonra eksoz deliğinden çık al sana 5000 TL den fazla masraf. Birde yaşadığın sinir harbi oradan oraya git gel sorun çözülmedi o olmadı, bu değişmedi, uğraş dur. İnşallah nasip olur da o zaman gelir ise bundan sonra beş yaşına gelen aracı daire otoparkına koymam :D

Doğrudur fren olayını biliyordum aslında düşünür isek araç 5. Yaşına geldiğinde masraf açmaya başlıyor Lastik antifriz fren hidrolik aku vs. imkan olacak 5 yaşına gelmeden değiştrceksn :). Evrak muayene yok vergi o kadar yüksek ki insanın gücüne giden onlara para vermekten araca vida bile alamaman.:(

Bunun 2 sebebi var. Hem tüketim toplumuyuz hem de dost olduğumuz bir ülke yok. Nasıl yani?

Üretim toplumu olsak, zaten araba üretip kullanırdık ve haliyle yedek parça hatta işçilik problemimiz olmazdı. Halen Amerika' da 69 model Shelby GT parçası üretiliyor mesela.

Dost ülkeden kastım şu, Amerika, Avrupa ve Uzakdoğu arasında çılgın bir kargo trafiği var. Karşılıklı alınan kararlar sayesinde yüzü gülen hep vatandaş. Mesela Japonya' da yaşıyorsun, çok rahat Amerika' dan parça siparişi veriyorsun, niye? E Amerikalı' da Japon parçası alıyor.

Bu ülkelerin kusursuz lojistik hizmetlerini de hesaba katarsak kargolar gayet hızlı ve kaybolmadan kıtalar arası gidip gelebiliyor :)

Biz 3. dünya ülkesi olduğumuz için yok trafik sigortası, yok kaskosu, yok yaz lastiği yok kış lastiği, yok bakımı, yok bujisi, yok filtresi derken Mehmet abinin dediği gibi hem arabaya vida alamıyoruz ve yapılması gereken müdahaleleri yapamıyoruz, haliyle arabalarımız da bakımsız kaldığı için kısa sürede problem çıkartmaya başlıyor. Halbuki bu memlekette hem imkan hem de ücretler fazla olsa Muzaffer' de bilir 20 litre antifirizi bakkaldan ciklet alır gibi alıp deneye deneye kaç litre alacağını :)

Bugün bir trim sesi gelse Avrupalı o trimi söker atar yerine yenisini takar çünkü Amerika' dan verdiği parça siparişi problemsiz kapısına kadar gelir.

Biz napıyoruz? Yok bantlıyoruz, yok silikon sprey takıyoruz, yok vidalıyoruz illa kurtarıcaz o parçayı :D
 

ndipi

Bölüm Sorumlusu
Yönetici
Moderatör
Bilgi Girilmemiş
Katılım
16 Haz 2009
Mesajlar
21,572
Tepki puanı
9
Puanları
38
Yaş
49
www.engelsizdostlar.com
Yaktın beni muzaffer :) Daha fren hidroliğini değiştriyim der iken bide bu çıktı :/ Muayenesini yaptrdim aku değişti paralar suyunu cekti:rolleyes:

Aküyü kaça aldın Mehmet?
 

Nobran

Emektar Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
22 Eyl 2013
Mesajlar
1,163
Tepki puanı
256
Puanları
83
Yaş
34
Siteyi ziyaret et
Aslında kardeşim haklısın ama işte biz millet olarak aracın yağını dahi değiştirmeyen bir kitleyiz ki sıcak yerler de yaşayan bir çok kişi antifriz dediğin de o ne? Diye bakıyor :rakir:

O kitle, geçen kış soğuğu yiyince motor bloklarını çatlattı abi :D
 

06corsa

Kayıtlı Kullanıcı
Bilgi Girilmemiş
Katılım
30 Eki 2014
Mesajlar
1,202
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
41
Siteyi ziyaret et
Bunun 2 sebebi var. Hem tüketim toplumuyuz hem de dost olduğumuz bir ülke yok. Nasıl yani?

Üretim toplumu olsak, zaten araba üretip kullanırdık ve haliyle yedek parça hatta işçilik problemimiz olmazdı. Halen Amerika' da 69 model Shelby GT parçası üretiliyor mesela.

Dost ülkeden kastım şu, Amerika, Avrupa ve Uzakdoğu arasında çılgın bir kargo trafiği var. Karşılıklı alınan kararlar sayesinde yüzü gülen hep vatandaş. Mesela Japonya' da yaşıyorsun, çok rahat Amerika' dan parça siparişi veriyorsun, niye? E Amerikalı' da Japon parçası alıyor.

Bu ülkelerin kusursuz lojistik hizmetlerini de hesaba katarsak kargolar gayet hızlı ve kaybolmadan kıtalar arası gidip gelebiliyor :)

Biz 3. dünya ülkesi olduğumuz için yok trafik sigortası, yok kaskosu, yok yaz lastiği yok kış lastiği, yok bakımı, yok bujisi, yok filtresi derken Mehmet abinin dediği gibi hem arabaya vida alamıyoruz ve yapılması gereken müdahaleleri yapamıyoruz, haliyle arabalarımız da bakımsız kaldığı için kısa sürede problem çıkartmaya başlıyor. Halbuki bu memlekette hem imkan hem de ücretler fazla olsa Muzaffer' de bilir 20 litre antifirizi bakkaldan ciklet alır gibi alıp deneye deneye kaç litre alacağını :)

Bugün bir trim sesi gelse Avrupalı o trimi söker atar yerine yenisini takar çünkü Amerika' dan verdiği parça siparişi problemsiz kapısına kadar gelir.

Biz napıyoruz? Yok bantlıyoruz, yok silikon sprey takıyoruz, yok vidalıyoruz illa kurtarıcaz o parçayı :D

Aynen öyle ne güzel açıkladın.Millet 60 bin km aynı lastiği de kullanır. Motor yağını da degistrmis. Rusya gibi kütlesi büyük ekonomisi yerlerde ülkelerden farkımız yok dikkat edrsen ordaki araçların çoğu hurda sayılabilecek araçlar bizim ülkede de olduğu gibi. Asfalt yollara deginmiyorum bile. En çok gücüme giden bu aralar ülke sayılmayacak kişilerden ülkemize laf tehdit edilebilme durumuna dusurulmemiz
 

ndipi

Bölüm Sorumlusu
Yönetici
Moderatör
Bilgi Girilmemiş
Katılım
16 Haz 2009
Mesajlar
21,572
Tepki puanı
9
Puanları
38
Yaş
49
www.engelsizdostlar.com
Bunun 2 sebebi var. Hem tüketim toplumuyuz hem de dost olduğumuz bir ülke yok. Nasıl yani?

Üretim toplumu olsak, zaten araba üretip kullanırdık ve haliyle yedek parça hatta işçilik problemimiz olmazdı. Halen Amerika' da 69 model Shelby GT parçası üretiliyor mesela.

Dost ülkeden kastım şu, Amerika, Avrupa ve Uzakdoğu arasında çılgın bir kargo trafiği var. Karşılıklı alınan kararlar sayesinde yüzü gülen hep vatandaş. Mesela Japonya' da yaşıyorsun, çok rahat Amerika' dan parça siparişi veriyorsun, niye? E Amerikalı' da Japon parçası alıyor.

Bu ülkelerin kusursuz lojistik hizmetlerini de hesaba katarsak kargolar gayet hızlı ve kaybolmadan kıtalar arası gidip gelebiliyor :)

Biz 3. dünya ülkesi olduğumuz için yok trafik sigortası, yok kaskosu, yok yaz lastiği yok kış lastiği, yok bakımı, yok bujisi, yok filtresi derken Mehmet abinin dediği gibi hem arabaya vida alamıyoruz ve yapılması gereken müdahaleleri yapamıyoruz, haliyle arabalarımız da bakımsız kaldığı için kısa sürede problem çıkartmaya başlıyor. Halbuki bu memlekette hem imkan hem de ücretler fazla olsa Muzaffer' de bilir 20 litre antifirizi bakkaldan ciklet alır gibi alıp deneye deneye kaç litre alacağını :)

Bugün bir trim sesi gelse Avrupalı o trimi söker atar yerine yenisini takar çünkü Amerika' dan verdiği parça siparişi problemsiz kapısına kadar gelir.

Biz napıyoruz? Yok bantlıyoruz, yok silikon sprey takıyoruz, yok vidalıyoruz illa kurtarıcaz o parçayı :D

Muzaffer işte bugün başıma geldi. Araç kışa girmeden cam suyu koydum ama tabi karın bastıracağı aklıma gelmez. Neyse aracın canımı sileyim dedim bastım tık yok. Motor içinde olan su sizlere ömür donmuş bir kaç gün dolaştım ama açılmadı. Neyse bugün hastane de işlerim vardı eve geldim yukarından bir tas sıcak su indirdim döktüm tepesine o sırada benim su motoru kendine geldi. Neyse bir iki bastım ki içinde olan su gitsin. Ama bir gariplik var. Neyse hastane otoparkında beklemedeyim. O sırada motorsu sökeyim temizleyeyim dedim. Çıkardım yerinden çekince geliyor zaten nereden geldiği belli olmayan ip gibi bir şey dolaşmış temizledim tabi su şişesi içinde olan cam suyu heba oldu. Sorun değil dedim. Taktım motoru yerine tekrar doldurdum. Anammmmm birde motorun dibinden sızdırmaya başladı... Söken sen misin? Hadi buyur cinler tepeme kadar geldi. Tekrar söktüm bir şişe cam suyu daha heba oldu. O motorun girdiği yerde plastik bir filtre var iyice kendinden geçmiş. Çıkardım beyse bildiğin plastik bir boru geçirdim iyice çakmak ile ısıttım anca öyle girdim. Sonra biraz daha ısıttım bir daha taktım yerine sızıntı kesildi. Artık yarın bir daha kontrol edeceğim. Ama bir saat uğraştım düşün hastane otoparkında :D iyice ezuk oldum yaw hehe
 

Nobran

Emektar Üye
Bilgi Girilmemiş
Katılım
22 Eyl 2013
Mesajlar
1,163
Tepki puanı
256
Puanları
83
Yaş
34
Siteyi ziyaret et
Yaktın beni muzaffer :) Daha fren hidroliğini değiştriyim der iken bide bu çıktı :/ Muayenesini yaptrdim aku değişti paralar suyunu cekti:rolleyes:

Unutmadan kardeş

Saf su veya içme suyu ile karistrcakmissin antifrizi

Karıştırıcam abi :) Saf su katmayı düşünüyorum, saf su bulamazsam içme suyu katıcam abi ama musluk suyu koymicam

Antifirizleri %100 olarak kullanmamak gerekirmiş (ben en iyi, saf antifiriz sanıyordum ve değiştirirken ısrarla öyle istemiştim ama öyle değilmiş) bir antifirizden maksimum performans almak için yaklaşık %50 oranında su katmak gerekirmiş (1 litre antifirize karşılık 1 litre su yada 1:1 oran) soğutma sıvısı olarak en uygunu ne saf antifiriz ne de saf su, ikisinin karışımı gerekliymiş. Zaten antifiriz seçerken firmaların tablolarına bakarken durumu farkedince biraz araştırdım (belli bir miktara kadar su katıldıkça donma noktası düşüyor, sonra yükseliyor)

Sonuç olarak antifirizn işini düzgün yapabilmesi için su katılacak :)

Bizim de yaşadığımız atmosferin içinde bir sürü gaz var, bu gazların hepsini saf olarak ayrı ayrı solusak muhtemelen ölürüz ama mükemmel bir oranda karıştıkları için sağlıklı bile oluyor şeklinde bir bağlantı kurabiliriz kısaca :)
 

06corsa

Kayıtlı Kullanıcı
Bilgi Girilmemiş
Katılım
30 Eki 2014
Mesajlar
1,202
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
41
Siteyi ziyaret et
Varlıkta olan yer sanırım. Bende geçen kontrol ettim. Bende oradan almıştım varta 60 Amper olandan 2011 yılının 11 ayında daha çalışıyor ama daha ne kadar çalışır bilinmez.

Yenimahalle giderken ki şubeden eski yeri. Nazar değmesin iyi dayanmış aracı yoğun kullanıyorsan abı ömrü daha uzun oluyor. Ben aracı pek kullanmam fabrika aküsü 4 yilinda kasi gözü oynadi
 

06corsa

Kayıtlı Kullanıcı
Bilgi Girilmemiş
Katılım
30 Eki 2014
Mesajlar
1,202
Tepki puanı
1
Puanları
0
Yaş
41
Siteyi ziyaret et
Karıştırıcam abi :) Saf su katmayı düşünüyorum, saf su bulamazsam içme suyu katıcam abi ama musluk suyu koymicam

Antifirizleri %100 olarak kullanmamak gerekirmiş (ben en iyi, saf antifiriz sanıyordum ve değiştirirken ısrarla öyle istemiştim ama öyle değilmiş) bir antifirizden maksimum performans almak için yaklaşık %50 oranında su katmak gerekirmiş (1 litre antifirize karşılık 1 litre su yada 1:1 oran) soğutma sıvısı olarak en uygunu ne saf antifiriz ne de saf su, ikisinin karışımı gerekliymiş. Zaten antifiriz seçerken firmaların tablolarına bakarken durumu farkedince biraz araştırdım (belli bir miktara kadar su katıldıkça donma noktası düşüyor, sonra yükseliyor)

Sonuç olarak antifirizn işini düzgün yapabilmesi için su katılacak :)

Bizim de yaşadığımız atmosferin içinde bir sürü gaz var, bu gazların hepsini saf olarak ayrı ayrı solusak muhtemelen ölürüz ama mükemmel bir oranda karıştıkları için sağlıklı bile oluyor şeklinde bir bağlantı kurabiliriz kısaca

Hehe .. Antifrizİ fazla koyunca da etkisi olmuyor yazıyo çok iyi ayarlamak lazım kimya Mühendisliği okuyan arkadaşın varsa ona danışmak lazım :p
 
Üst