Değerli arkadaşlar,
Türkçe'de güzel bir söz vardır. "Yarım hoca dinden, yarım doktor candan eder" diye.
Yarım bilgi de candan edebilir. Buradaki arkadaşların çoğunlukla kulaktan dolma bilgileri aktardığını görüyorum.
Aşağıda söyleyeceklerime itirazı olan varsa lütfen belirtsin, tartışalım, doğruyu bulalım. Birbirimize doğru kaynakları ve bilgileri aktaralım. Bu konudaki bilgileri uzun yıllardan beri okuyorum ve Türkçe'ye çeviriyorum.
1- Emniyet kemeri takılı olmasa bile hava yastığı bir kaza durumunda devreye girer. Bu durumda bile yararı (istatistik olarak) zararından fazladır. Hava yastığı aracın içindeki birçok şeyden daha yumuşak. Uygun koruma sağlaması için en az 25 cm mesafe olması gerekiyor sürücüyle hava yastığı arasında.
2- Hava yastıklarının devreye girmesi için belli bir hızda çarpışma olması gerekir. Bu hızı ölçen de araçtaki hava yastığı algılayıcılarıdır. Önemli olan bu algılayıcının algıladığı hızdır. Bunu neden söylüyorum. Aracın önü bir yere 50 km/s hızla çarpabilir ama aracın kabinindekiler bunu 30 km/s olarak hissedebilirler çünkü aradaki tampon, kirişler, motor vb. bölümler darbenin bir bölümünü emer. Öte yandan bir aracın 50 km/s hızla beton bir duvara ya da engele çarpması başka bir şeydir, 50 km/s hızda giderken duran bir araca çarpması başka bir şeydir. Birincide darbenin bütün yükünü araç çeker. İkincideyse darbenin yükü iki araç arasında paylaşılır (eşit olmasa da). Bu nedenle yaklaşık 25 km/s hızda bir beton engele çarpmakl 45 km/s hızda başka bir araca çarpmanın aşağı yukarı aynı etkiyi oluşturduğu hesaplanmış.
3- Araçtaki hasarla emniyet kemerinin devreye girip girmemesi arasında doğrudan bir ilişki yoktur. Arabanın ön mahvoldu ama hava yastığı açılmadı diye düşünmek doğru değil. Demek ki hava yastığını açılması için gereken şiddette bir darbe olmamış. Tabii ki hava yastığı üretim hatası nedeniyle de açılmayabilir ama bu da çok düşük bir ihtimal. Hava yastıkları askeri mühimmatla aynı düzeyde hataya sahip. Yani bir kurşunun patlamama ihtimali kadar.
4- İlk nesil hava yastıkları daha hızlı şiştikleri için bazen istenmeyen durumlara neden oluyordu. Ama bu daha çok emniyet kemeri kullanımının düşük olduğu ABD'de görülüyordu. İkinci nesil hava yastıkları, yani son 5-6 yılda üretilenler kademeli bir şekilde şişerek yolcuları daha yumuşak bir şekilde tutuyor.
5- Güvenlik bakımından emniyet kemeri hava yastığından önce gelir. Zaten hava yastığının bir adı da SRS (Suplementary/Secondary Restraint System) yani ikincil güvenlik sistemidir. Birincisi emniyet kemeridir. Emniyet kemeri her yönden gelebilecek darbelerde vücudu tutar. Araç takla attığında da savrulmayı hatta araçtan dışarı fırlamayı önler. Hava yastıklarıysa tek yönlüdür. Ön hava yastığı önden gelen darbeye karşı, yan hava yastıkları ve hava perdeleri de yandan gelen darbelere karşı (ve devrilmeye karşı) koruma sağlar.
6- Lütfen herkes kendisini ve sevenlerini düşünerek emniyet kemerini taksın. Bütün koltuklardakilerin takması gerekiyor. Aksi halde arka koltuklardakiler çarpışma sırasında ön koltuktakini ezebiliyor vb.
7- Lütfen herkes çocuklarına ya araç koltuğu alsın, ya da çocuk büyükse (12 yaşında ya da 130 cm boyunda) emniyet kemerini bağlatsın.
Bugün bir çocuk koltuğu 150-200 YTL'den başlıyor. Anneler çocukları kucağında tutmaya çalışmasın. İnsan kendisini tutamıyorken çocuğunu nasıl tutacak? Üstelik çocuğu sıkıştırıp ezme ihtimali var. Ya da çocukla birlikte camdan dışarı fırlama ihtimali. En iyisi çocuk koltuğu arkada emniyet kemeriyle ya da daha gelişmiş ISOFIX sistemiyle bağlansın. Anne ya da baba da arkaya oturup emniyet kemerini bağlasın. Böylece herkes güvende olur.
Önde hava yastığı olan araçlarda çocuk koltuğu öne değil arkaya yerleştirilmeli. Bence, önde hava yastığı olmasa da arka koltuk her zaman daha güvenli araçlarda zaten. Bazen anne ya da baba çocukla tek başına yolculuk ettiğinde ön koltuğa yerleştirmeyi tercih ediyor, gerekince müdahale etmek için. Bu durumda ön hava yastığını devre dışı bırakmak ve ön koltuğu mümkün olduğunca geriye çekmek gerekiyor.
Şimdilik aklıma gelenler bunlar.