Zoolojik bir bilgi - Arılar/Sinekler

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan turank
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

turank

Kayıtlı Kullanıcı
Bilgi Girilmemiş
Katılım
30 Mar 2010
Mesajlar
1,524
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Güzel bir deney. sinekleri yerden yere vurmuş ama :) buyrun

Bir gurup arıyla sineği bir şişeye koyuyorlar. Şişenin taban tarafını ışığa doğru, açık olan ağız kısmını da karanlığa doğru yerleştiriyorlar. Arıların hepsi ışık olan tarafa doğru üşüşüyorlar. Ama şişenin tabanı cam olduğundan çıkmayı başaramıyorlar.
Bu arada sinekler, şişenin ağzına doluşuyorlar ve karanlıkta dışarı çıkıp kayboluyorlar. Ağzı açık olan şişeden karanlık tarafa doğru tek bir arı bile gelmiyor. Camın önünde ışığa doğru çabalarına devam ediyorlar. İnsanın aklına hemen arıların akılsızca davrandıkları geliyor. Ancak daha derinlemesine düşününce, karşımıza bir anıt gibi dikilen gerçek çok farklı oluyor.

Çok basit gelen bu deney beni oldukça düşündürdü.
Arıların ne kadar akıllı varlıklar olduğunu hepimiz biliyoruz.
Sinekler ise malum hayvanlar.
Arılar ne kadar temizse adı üstünde, sinekler de o kadar iğrençtirler.
Arılardan korkarız bizi sokarlar diye ama, sineklerden midemiz bulanır.
Evet, ışığa doğru yürüyenlerin önünde her zaman engeller olacaktır kuskusuz.
Onlar, engellere rağmen ışıktan vazgeçmeyenlerdir.
Ne tür engel olursa olsun önlerinde, çabalarını sürdürenlerdir.
Bu uğurda da gerektiğinde ölebilenlerdir.
Yürek, azim, sevgi, ilkeler, dürüstlüktür bunu yaptıran.
Kendine saygı, yasadığı topluma saygıdır.
Sinekler, karanlıkta sıvışan kaçaklardır .
Karanlığa yürüyenlerdir.
Karanlık düşüncelerdir.
Şişenin ağzının karanlığa bakmasının onlarca hiç bir önemi yoktur.
Sinsi, ilkesiz, yüreksiz, korkak varlıklardır.
SADECE Kendi yaşamları söz konusudur.
Nerede yemek varsa, nerede rahat yasayacaklarsa, nerede çok para kazanacaklarsa oraya giderler.
Onlar için karanlık olması önemli değildir açık ağızların.
Arıyı kovalamak isterseniz savaşır.
Engellere aldırmaz.
Amacı sadece ışığa ulaşmaktır.
İğnesini sapladığında öleceğini bilerek savaşır ve değerleri için ölür.
Ama sinekler kaçarlar.
Sonra yılışık yılışık tekrar dönerler kovaladığınız yere.
Yemeklerinize, kollarınızın üstüne tünerler.
Pis ayaklarıyla dokunurlar yaşadığımız her yere.
Arılar yumurtalarını yalnızca kovanlarına bırakırlar.
Oysa sinekler her yere yumurtlar, her yerde ürerler.
Onlar için yumurtalarını bırakacakları yerin bile hiç önemi yoktur...
 
Güzel paylaşım.. Teşekkürler.. ;)
 
Babam nur içinde yatsın Eskişehirdeyken hobby olarak arıcılıkla uğraşıyordu.Çoğu kez sokuldum ama bu sayedede arıları yakından tanıma şansını yakaladım.Gerçekten muhteşem hayvanlar.Yukarıda da yazıldığı gibi çok temiz,çok çalışkan vede çok zeki hayvanlar.Zaten dünya hayatında özel yerleri olsa gerekki Kuran-ı Kerim de bile arılardan bahsedilir.
 
Babam nur içinde yatsın Eskişehirdeyken hobby olarak arıcılıkla uğraşıyordu.Çoğu kez sokuldum ama bu sayedede arıları yakından tanıma şansını yakaladım.Gerçekten muhteşem hayvanlar.Yukarıda da yazıldığı gibi çok temiz,çok çalışkan vede çok zeki hayvanlar.Zaten dünya hayatında özel yerleri olsa gerekki Kuran-ı Kerim de bile arılardan bahsedilir.

VİDEOYU İZLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ“Her canlı ALLAH’ı tespih etmektedir” sözünden yola çıkan Prof.Dr. Galin Biserof Asenof ilginç bir buluşa imza attı.. Bir müslüman meslekdaşının “Her canlı ALLAH’ı tespih etmektedir” sözünü laborotovar ortamında test etmeye karar vererek Kuran-ı Kerim’i araştıran Asenof aşağıdsaki ayet sebebi ile sivri sineği bu işe en uygun hayvan olabileceğini varsaymış.
Ayet şu :
“Şüphesiz Allah, bir (dişi) sivrisineği de, ondan üstün olanı da, (herhangi bir şeyi) örnek vermekten çekinmez. Böylece iman edenler, kuşkusuz bunun Rablerinden gelen bir gerçek olduğunu bilirler; inkâr edenler ise, ‘Allah, bu örnekle neyi amaçlamış?’ derler. (Oysa Allah,) Bununla birçoğunu saptırır, birçoğunu da hidayete erdirir. Ancak O, fasıklardan başkasını saptırmaz.” (Bakara Suresi, 26)
Prof.Dr. Galin Biserof Asenof’un yaptığı araştırmalara göre sivri sinekler saniyede 1000-2000 kez kanat çırpmaktalar ancak sinirler en fazla saniyede 100 sinyal yollayabiliyor. Her bir sinyalde kanat otomatik olarak 10-15 kez kanat çırpıyor.
Asenof test sırasında sivri sineğin kanat sesini önce lazerli bir mikrofon yardımı ile kaydedip ;ardındanda sesi yavaşlatarak insan kulağının algılama ve konuşma ritmine indirgemiş . Sesi dinlediğinde kulaklarına inanamamış.
Asenof’un iddiasına göre insan kulağının duyacağı seviyeye indirgenen ses kaydında sivrisinek kanatlarıyla adeta Allah’ın ismini zikrediyor..
 
Bugunlerde siteyi pek bir zoolog gördüm :)
 
paylaşım ıcın teşekkurler
 
Geri
Üst