VW Beetle-Bug-Vosvos-Tospa-Kafer

[verderveremem]

Merhaba. Kendime hobi amaçlı ve hafta sonu gezintileri için bir vosvos almayı düşünüyorum. Tabi asıl amacım araç üzerinde tamir-bakım arzularımı tatmin etmek. internette bir süre form bakındıktan sonra 73-74 1303 lerin uygun olduğunu düşündüm(konfor ve parça temini açısından). Kaportası temiz motor ve elektriğiyle çok sorunu olmayan bir tane bulup vakit geçirmek istiyorum. Fakat kazın ayağı öylemi bir forumdaşlara sormak istedim. mevzuyla ilgili tecrübesi olan arkadaşlara danışmak istedim. acaba böyle bir macera büyük mü gelir bize ne dersiniz?

 

[yigitekimdemir]

Vosvos'lar meraklılarına özel araçlar ancak anladığım kadarıyla direkt olarak Vosvos sevgisinden değil de bir aracı kurcalama, oynama, modifiye etme gibi amaçlarla almak istiyorsunuz.

Bana kalırsa bu kadar eski bir araçla uğraşmak yerine atıyorum Tigra veya Calibra gibi Opel'in efsane araçlarıyla uğraşabilirsiniz ve böylece hem performanstan çok kaybetmezsiniz hem de günlük aracınız da Astra imiş hobi aracınız sizi çok zorlamaz.

İlla ki klasik olmalı diyorsanız 20 sene sonra ortalıkta her iki araçtan da pek kalmayacağına inanıyorum. Temiz tutar ve uğraşırsanız üzerinde memnun kalacağınızı düşünüyorum.

 

[verderveremem]

Bahsettiğiniz modellerin bir iki sakıncası var bana göre. Birincisi fiyatları. İkincisi de elektronik kontrollü aksamlarının bulunması. Bana basit araba lazım.

 

[DogukanGeyik]

Bence uğraşmaya değer araba arıyorsanız Volvo , Mercedes , Bmw gibi arabalar ile uğraşın daha zevkli olur

GT-I9300 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

 

[dark_crow]

Sevmesem de, toplayan arkadaşlarımdan bildiğim üzere çok keyifli bir iş. Kara düzen. Ekipman ve onarım fiyatları oldukça maliyetli. Yurt dışından parça getirme gibi bir olanak varsa çok zorlanmazsınız hatta komple söküp takmak için kitapları bile mevcut. Düzgün bir araç bulmak işin en zor kısmı sanırım.

 

[smihci]

1- VW motor mekaniği bakımından fazla kurcalanmayı sevmez, emsali araçların bir çoğunda ortalama motor ömrü 250.000-300.000 km iken VW'lerin %85-90 bu kilometreleri görmez. Motor ayarları çok hassas olduğu için 200.000 km ye gelmeden ektefecinin yolu tutulur. 12 sene VW sedan kullandık 2 kere motor yaptırdık (üstelik babam motor rektefe edecek kadar konuya hakim biriydi) 17 sene Rekord'a bindik sadece yağını suyunu yakıtını koyduk diyebilirim. Yani illa hobi için bir araba alacaksan hava soğutmalı bir arabadan ziyade su soğutmalı bir araç öneririm, malüm İzmir sıcak bir memleket, VW motoru yeteri kadar hava almazsa motor ömrü azalır.
2- VW kaporta tamiri kasa yapısından dolayı çok kolaydır, basit kaporta işleri ile boyasını kendin bile yaparsın, ikinci el parça desen neredeyse kilo ile, o açıdan VW bulunmaz bir nimettir.
3- Araçtan sıkıldığında asla elinde kalmaz, aaaa ne şirin araba diyen biri gelir alır.
4- Yakıt tüketimi açısından hiç ekonomik değildir, sanılandan çok fazla yakıt tüketir, az yaksın diye devirsiz kullanılırsa araç yeteri kadar hava alamayacağı için motor çabuk biter.
5- Özellikle yazın rampa inişlerinde vites boşa atılmamalı ki motor kolayca soğuyabilsin. Bazıları kışın aracım motor kaputundaki hava deliklerini araç daha çabuk ısınsın diye kapatırlar ama bu hatadır.
6- İç hacmi sıkıcıdır, kışın camlarındaki buhar can sıkar. Kışın uzun yol veya uzun süreli kullanımlarda aracın içi mutlaka havalandırılmalı. Bunun nedeni kalorifer sıcak havayı egzoz sisteminden alır, arka koltuk altında bulunan kalorifer sistemi ile araç içine verir, sıcak hava ne kadar iyi süzülse de mutlaka araç içine bir miktar egzoz gazı girer. Kışın VW camlarının iki parmak aralık olmasının nedenlerinden birisi de budur.
7- LPG istenirse yakıt tankını koyacak yer bulmak zor (genelde aracın iç kısmına, arka cam ile döşeme sırtlığı arasındaki boşluğa koyuyorlar).

 

[anjelotkral]

abı ne anlattın be bu acıklamadan sonra ben olsam elımı surmez almazdım
arkadasım benden sana tavsıye 70 ustu serçe al onunla uğraş hiç yoktan yerli malı uygun parça uygun tedarik dilinden de rahat anlarsın

 

[smihci]

Her zaman için su soğutmalı araçları hava soğutmalı araçlara tercih ederim.

Dip not:
1- VW lerde debriyaj telini değiştirmek bile büyük sorundur, biz (1965 model de) debriyaj telini daha kolay değiştirmek ve pedal grubuna daha kolay ulaşabilmek için şaft tüneline el girecek büyüklükte bir pencere bile açmıştık. Küçük arabaların tamiri kasa yapılarının boyutundan dolayı bazen çok zor alabiliyor.
2- Bir de bu arabaların önü hafif olduğu için özellikle yağışlı havalarda çok dikkatli olmak lazım, zira fren mesafesi epeyce uzuyor.

 

[verderveremem]

Savaş abi 3 kez okudum yazını ve ilgi alakandan dolayı çok teşekkür ederim. yazdıklarının bir kısmından haberdarım ama müthiş bilgilendirici içeriği var. Hem çok beğendim hem de üzüldüm açıkçası. Ama telafi edebilecek durumlarım var aslında.
1- Aracı ikinci araç olarak sadece hafta sonu gezintilerinde kullanacağım için km veya motor ömrüyle ilgili sıkıntım olmayacağını düşünüyorum. Su soğutmalı sistemlerde ekstra olarak birde radyatördü, devirdaimdi, hortumlardı, hararetti derken mevzuyu zorlaştırmak istemiyorum. zira çok uzman olduğumuz konu değil motor. bunların motoru nerdeyse bir motosiklet motoru kadar ve oldukça basit görünüyor bloğunun dışı.
2- Alırken uzman yardımıyla motor ve özellikle kaporta ile ilgili sorunsuz bir tane bulmayı hedefliyorum. Parça bolluğu ise benim asıl kurtarıcılarımdan biri olacak gibi geliyor. birkaç online alışveriş sitesi gezdim yan sanayi üretimler oldukça uygun fiyatlı. ayrıca izmir de usta bulabileceğimi düşünüyorum daha büyük sıkıntılar yaşadığımda.
3- Bir diğer kurtarıcım da elimden çıkarmak istediğimde sıkıntı yaşamayacağım model olması. zira yaklaşık fiyatlardaki diğer yaşıtlarının maalesef müşterisi kolay bulunmuyor.
4- yakıt en son problemlerinden biri olur.
5- Abi bu araç sahipleri motor soğutmasıyla övünüyorlar. hararet problemimiz yok diyorlar.
6- soğuk havalarda pek kullanacağımı sanmam.
7- Lpg düşünmüyorum.

Cevaplarımdan yanlış anlaşılmak istemem. Hani "sen zaten kafaya takmışsın" izlenimi oluşturmuş olabilirim. zira şu an da elimizde 72 model 20m v6 bir ford taunusumuz var. araç kaportasında ciddi çürükler olmasına rağmen motorunun iyi durumda olduğuna kendim şahidim. çünkü araba yaklaşık 30 senedir bizde. ama parça ve kaporta sıkıntısı beni soğutuyor. bu sebeple daha basit, daha kolay parçası bulunabilir, daha basit bir modele yönlendim. bu anlamda değerli yorumlarını bekliyorum abi. selamlar...

 

[smihci]

İdris bende bir de 1963 model Taunus P3 var, hani bademgöz denenlerden. Bu arabalardan ülkemizde 20-30 tane ya vardır ya yoktur. Benim aracım da en temizler arasında ilk üçe rahatlıkla girer, yirmibin liradan fazla para harcadım, günlerce e-bay ve diğer sitelerden parça kovalayarak 8 ay kadar emek verdim. Arabayı görüp de beğenmeyen yok ama değerini veren de yok. Bizim ülkemizde klasik denince ilk akla genel amerikan arabalarıdır, diğer arabalar her zaman için üvey evlat muamelesi görür .
VW piyasadaki bolluğu nedeniyle (Alman üretimi Ford, Mercedes gibi) klasik olarak çok fazla bir değeri yok, ama çok iyi bir hobi aracıdır. Sevimli kasa yapısı ile her zaman ilgi çeker, fiyatını biraz düşürdün mü müşteri de bulur. VW' zayıf blok yapısı nedeniyle harareti hiç sevmez. Hararet sorunu yok diyen araç sahiplerine bir sor, en son ne zaman motor yaptırdılar veya bir motoru ortalama olarak kaç km kullanabiliyorlar, fan kulüplerinde 100.000 km yi sorunsuzca deviren kaç tane VW leri varmış.
Seni çaydırmak gibi bir niyetim yok, sadece yaşayabileceğin sorunlara değindim, beklentin çok büyük olmadığı sürece gözün korkmasın. Hayat felsefeme göre; insanlar dünyaya bir kere geliyor, geçmişi tekrar yaşama imkanları yok o nedenle herkesin hayallerini imkanları doğrultusunda yaşamasından yanayım. Bazı zevklerin bedeli olmaz. Ben aracımı zararına satmayı göze aldım, maddi açıdan zararım olabilir ama aldığım zevke hiç kimse bedel biçemez.