Arkadaşlar,
Sizinde başınıza gelebilir. Lütfen okuyun ve detekleyin.
http://www.sikayetvar.com/sikayet/detay/2175697/
11.12.23013 tarihinde REİS Ankara - Opel Servisinde aracımı 15.000 km bakımı için bıraktım. Öğlen saatlerinde servis yetkilileri beni arayıp ufak bir kaza meydana geldiğini aracın tamponunda hasar oluştuğunu ve hasarlı bölgelere rötuş yapıldığını bildirdiler.
Benim iznim olmadan aracıma rötuş yapılmış. Bir servis bu hakkı kendinde nasıl bulur bilmiyorum.
Servis çalışanları ben servise geldikten sonra olayın oluş şekli ile alakalı yalan üzerine yalan söylemeye başladılar ve geçen bu sürede hala aracımın başına ne geldi anlamış değilim. Aracın sadece arka tamponunda hasar olduğunu söylemelerine rağmen aracımda aşağıda belirttiğim hasarlar oluşmuş.
Sol Ayna Plastik kısımda çizikler,
Sol Ön Kapı Kaportasında çizikler ve boya kalkması,
Sol Ön Kapı Açma Kolu boya kalkmasından dolayı rötuşlanmış,
Sol Arka Çamurluk kısmında çizikler,
Arka Bagaj Kapağı üzerinde Arka Lamba çizgisinin devamında kaportada göçük,
Arka Tampon boya kalkmasından dolayı rötuşlanmış bir çok yer, darbe ve göçük izleri,
Sağ Arka Çamurluk kısmında ezik,
Sağ Ön Kapı Kaportasında ezik,
Sağ Ön Kapı Açma Kolu boya kalkmasından dolayı rötuşlanmış,
Sağ Ön tamponda boya kalkmasından dolayı rötuşlanmış
Hasarları servis yetkililerine gösterdiğimde sağ taraftaki göçükleri kabul etmediler. "Diğer hasarları yaptırırken bu kısmı da ücretsiz olarak tamir ederiz" diyerek gözümün içine baka baka yalan söylemeye devam ettiler.
Size soruyorum, eğer servis aracın sağ tarafta hasar vermediyse neden sağ kapı açma koluna rötuş yapma ihtiyacı hissetsin.
Ben yinede de elimde yazılı bir doküman olsun diye hasar ile alakalı kendilerinden imzalı ve kaşeli belge aldım ve servis ücretini de ödedim. OPEL Türkiye'ye de çağrı açtım ve konu hakkında kendilerini bilgilendirdim.
Bundan sonra servis yetkilileri ile bir sonuca ulaşamayacağımı anlayınca REIS Ankara genel müdürü ile iletişime geçmeyi denedim. Belki de bu süreçte bana en yardımcı olan kişi olan genel müdür asistanına (Dilek Hanım) konuyu anlattım ve iletişim bilgilerimi bıraktım.
1-2 gün içinde REİS Ankara genel müdürü benimle iletişime geçti. Şikayetimi anlattım, personelin bana olan tutumu ile ilgili kendisi bilgilendirdim. Kendisinin sürekli seyahatte oldu için kendisinden sonra en yetkili olan pazarlama müdürüne konu ile ilgili bilgi vereceğini ve onunla konuşmam gerektiğini, olayın her iki taraf için de mutlu sona biteceğini belirtti.
Ertesi gün öğle saatlerinde REİS Ankara'ya tekrar gittim. Aracı yaptıracaklarını, hediye olarak ise 30.000 km bakımını ücretsiz olarak verebileceklerini söylediler. Bunun üzerine ben de kendilerine "Siz benim size emanet ettiğim çorbaya sinek düşürüp sonra o sineği benim gözüme baka baka çıkartıp hadi çorbanızı için diyemezsiniz" diyerek tekliflerini kabul etmedim. Ben mayıs ayında aracımı sıfır olarak almıştım. Sıfır araç almak için 6000-7000 fark vererek aldığım araca servisin zarar vermesi kabul edilebilir bir durum değildi. Üstelik ben parayla kandırılacak bir insan olsaydım servis ücretini ödemezdim. Beni ikna edemeyeceğini anlayan pazarlama müdürü aracımı ikinci el olarak alabileceklerini ve şu an satış fiyatı ile arasındaki farkı vermem koşulu ile aracı yenileyebileceklerini söyledi. Eksi aracımda kredi olduğunu söylemem üzerine krediyi banka ile konuşup yeni aracıma nakledebileceklerini de belirtti. Ben ise aracı altı ay önce aldığımı, verebileceğim tek farkın ise aldığım fiyatla şu an satış fiyatı ile arasındaki fark olduğunu söyledim. Bu sefere de bayii bir önceki teklifini biraz daha indirdi. Ben ise teklifi reddettim çünkü benden kaynaklanmayan bir durum için aracım satış fiyatından daha fazlaya mal etmek kabul edilebilir bir durum değildi.
Hafta sonu pazarlama müdürü ile telefonda yine görüştük tekliflerini yineledi ve başka yapabilecekleri bir şey olmadığını söyledi. Kendisine eğer genel müdürü ile tekrar konuşmasını son kararı o konuşma sonucunda bana iletmesi gerektiğini bildirdim. Sonucun olumsuz çıkmaması halinde sosyal platformda konuyu dile getireceğimi ve OPEL Almanya'ya konuyu bildireceğimi de ekledim.
Pazartesi günü pazarlama müdürü beni tekrar aradı ve tekliflerinin son teklif olduğunu belirtti. Bunun üzerine şikayet var sitesine şikayet açtım. OPEL Almanya mail adreslerini internetten araştırdıktan sonra bulduğum tüm mail adreslerine konuyu ve bayiinin tutumunu anlatan İngilizce mail gönderdim. Akşam 8 gibi gönderdiğim maile tam 22 dk sonra Almanya'dan cevap geldi. Üstelik cevap veren OPEL Yönetim Kurulu Üyesi idi. Ne tezattır ki olaydan on gün geçmesine rağmen OPEL Türkiye hala benimle iletişime geçmemişti.
Yaklaşık 4-5 günlük bir bekleme süresinden sonra OPEL Almanya’ya konu ile ilgili bir hatırlatma maili daha gönderdim. Maili göndermemden 2 saat sonra OPEL Türkiye nihayet beni aradı. Kendilerine niye benimle iletişime geçmediklerini sorduğumda bayinin konu ile ilgili “Müşteri ile pazarlık halindeyiz” demesi üzerine beklemede oldukları söyledi. Ben de kendilerine, “Terazide de iki kefe var siz sadece bayii ile iletişime geçerek olayı tek taraflı değerlendiremezsiniz, yaşadıklarımı ve bayinin tutumunu benden de dinleyip bir karara bağlamanız gerekir” dedim ve bayii ile aramızda bir pazarlık olmadığını, benim teklifimi yaptığımı bayii tarafından teklifimin kabul edilmediğini belirttim. Aracın 2014 de üretilmeyeceğini sorunun 2014 den önce halledilmesi gerektiğini de ekledim.
Arada oluşan olay hakkında da sizi bilgilendireyim REİS benim şikayet var a yazdığım konu ile alakalı olarak beni aradı ve mesajımda “Ben 6000-7000 TL fark vererek 0km aldığım aracımı geri istiyorum” ifadesine takıldıklarını, zaten tekliflerinin buna yakın olduğunu belirtiler. REİS konuyla alakalı sadece parayı düşünen bir şirket olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştı. Konuyu kendilerine açıkladım (yukarıdaki gibi), açıklama sonucunda konu herhangi bir çözüm yolu önermeden telefonu kapattılar.
Mutlu haber 23.12.2013 tarihinde OPEL Türkiye’den geldi. Teklifim kabul edildiğini söylediler. Bayi beni 25.12.2013 de aradı ama toplantıda olduğum, telefonum sessizde olduğu için açamadım. 26.12.2013 de bayii benle iletişime geçti Antalya’da araç bulduklarını, yola çıkacağını ve 30.12.2013 gibi aracı verebileceklerini belirttiler. Bu süre içinde mevcut kredinin yeni araca aktarılmasını sağlayacaklarını belirttiler. Bankadaki yasal değişiklikler nedeniyle yeni araca kredi çekilemeyeceği banka bildirdi. Bu sırada faizler yükselmişti ve yükselmeye de devam ediyordu. Bu işlemden ödeyeceğim ücret yanı sıra yaklaşık 2500-3000 TL ek faiz ve banka masrafı da ödemem gerekiyordu. Bu konuyla alakalı OPEL den yardım istedim ancak bu konuda yardım edemeyeceklerini bildirdiler. Bu telefon konuşması sırasında, bayiye güvenimin kalmadığını ve yeni aldığım aracı yetkili bir başka bayiye götürerek boyasını kontrol ettireceğimi de ilettim. Ek olarak olay anından o güne kadar aracımı kullanmak zorunda olduğumu bu nedenle bayinin, kilometresi artan araçtan dolayı problem çıkartacağından da korktuğumu belirttim. Gecikmeden bayinin sorumlu olduğunu böyle bir duruma itiraz etmeye haklarının olmadığı bilgisini de aldım.
30.12.2013 tarihinde bayii beni aradı ve aracın geldiğini, ancak araç üzerinde taş izleri olduğunu aracı onay vermek için REİS e gelmem gerektiğini belirtti. Gittim. Aracın üzerinde birçok taş izi, çizik vardı çoğu pasta, cila ve boya korum ile geçebilirdi. Ama iki taş izi vardı ki sadece rötuş yapılabilirdi Üstüne üstelik sağ arka kapı altın fabrika kaynaklı olduğunu düşündüğüm bir de boya hatası vardı. Bu durumda bir aracı kabul etmem mümkün olmadığı belirttim. Pazarlama müdürü İstanbul’da farklı renk aracın olduğunu satılmamış ise temin edebileceklerini belirtti. Sonuç ile ilgili bana bilgi vereceğini de ekledi. Bu saatten sonra rengin artık önemli olmadığı kabul edeceğimi ilettim. Son gelişmeleri hemen OPEL Türkiye ile paylaştım.
Akşam saatlerinde beni arayarak İstanbul’ daki aracın satıldığını ve o an itibarı ile Türkiye’de bulabilecekleri tek arabanın üzerinde fabrikasyon boya hatası ve ancak rötuş ile kapatılacak taş çizikleri olan araç oluğunu belirtiler. Bu konuyu da hemen OPEL ile paylaştım.
Yılbaşı olmuştu. Pek de iyi bir yılbaşı geçirdiğim söylenemez. İlk iş gününde OPEL Türkiye sayfasında yetkili bayilerin listesine ulaştım ve Edirne’den başlamak üzerek 2 saat içinde 25 tane bayii ile iletişime geçtim. 5 adet aynı özellikte araç buldum. Bu araçların bayii bilgilerini hem REİS hem de OPEL Türkiye ile paylaştım.
1-2 gün OPEL Türkiye’deki iletişimde olduğum bayana ulaşmaya çalıştım, not bıraktım ancak bir türlü geri dönüş sağlayamadım. Bu nedenle gelişmeler hakkında OPEL Almanya’yı bilgilendirdim.
03.01.2014 tarihinde REİS beni arayarak İstanbul’da araç bulduklarını ancak ÖTV zammından dolayı ek para vermem gerektiğini söylediler. Kabul etmedim. Olaya bakış açılarını zaten öğrendiğim REİS in bu tutumu beni zaten şaşırtmamıştı.
Ortada bir söz vardı ve bu sözü OPEL Türkiye vermişti. Yazıya gerek yoktu. Kriz durumlarında bulduğu çözümlerle ve verilen sözleri tutma gücü ile bir şirketin büyüklüğü ortaya çıkardı ve OPEL Türkiye zaten büyük bir şirketti. REİS in konu ile ilgili tutumu zaten nasıl bir şirket olduğunun göstergesi idi.
Hafta sonu olduğu için OPEL Türkiye ile görüşme fırsatım olmadı. Pazartesi kendileri ile iletişime geçtim. OPEL Almaya’ ya gönderdiğim mail çoktan OPEL Türkiye’ye ulaşmıştı. OPEL Türkiye yetkilileri toplantı yapıp bana sonucu ileteceklerini söylediler.
09.01.2014 tarihinde OPEL Türkiye de şok bir karar ile bayini talebini onayladı ve farkı benim ödememe karar verdi. Arkadaşlar çok uzun bir mail oldu diye hatırlatmak isterim araca hasar veren ben değilim REİS’ ti ama bu kararla tüm fatura bana çıkarılmıştı. Yıkıldım. İnananmdım. REİS ‘in OPEL Türkiye üzerindeki etkisi belkide bu karara yol açmıştı. Kabul etmedim. Konu ile ilgili benim tek hatam aracımı, REİS gibi bir firmadan almış olmam ve servis için yine aynı firmaya gitmiş olmamdı.
Üstelik kredi faizlerini artmasından daha fazla etkilenmemek için yıllık faizi oranı yüzde 9.45 den çektiğim araç kredisini yıllık faizi yüzde 20.28 olan başka kredi ile kapatmak zorunda kaldım. Bayinin bana verdiği en maddi zararı isterseniz siz hesaplayın(Dekontları mevcut).
Haklıyım çünkü bu süreçte, bana söylenen tüm yalanlara ve kötü davranışlara rağmen en ufak bir hakaret dahi etmedim ve üzerime düşen tüm sorumlulukları da yerine getirdim ve hakkımı sonuna kadar da savunacağım. Bu konuda Almanya OPEL ‘ e inancım sonsuz.
Sizde böyle bir durumla karşılaşırsanız benim yaptığım gibi lütfen sinirlerinize hakim olun ve sonuna kadar hakkınızı aramaktan kaçınmayın.
Olayın son durumu bugün OPEL Almanya ile paylaştım. Sonucu sizinle paylaşacağım. Olayı sosyal platformlarda paylaşır ve bana destek olursanız sevinirim.
Tşkler.
Emrah VURAL
Sizinde başınıza gelebilir. Lütfen okuyun ve detekleyin.
http://www.sikayetvar.com/sikayet/detay/2175697/
11.12.23013 tarihinde REİS Ankara - Opel Servisinde aracımı 15.000 km bakımı için bıraktım. Öğlen saatlerinde servis yetkilileri beni arayıp ufak bir kaza meydana geldiğini aracın tamponunda hasar oluştuğunu ve hasarlı bölgelere rötuş yapıldığını bildirdiler.
Benim iznim olmadan aracıma rötuş yapılmış. Bir servis bu hakkı kendinde nasıl bulur bilmiyorum.
Servis çalışanları ben servise geldikten sonra olayın oluş şekli ile alakalı yalan üzerine yalan söylemeye başladılar ve geçen bu sürede hala aracımın başına ne geldi anlamış değilim. Aracın sadece arka tamponunda hasar olduğunu söylemelerine rağmen aracımda aşağıda belirttiğim hasarlar oluşmuş.
Sol Ayna Plastik kısımda çizikler,
Sol Ön Kapı Kaportasında çizikler ve boya kalkması,
Sol Ön Kapı Açma Kolu boya kalkmasından dolayı rötuşlanmış,
Sol Arka Çamurluk kısmında çizikler,
Arka Bagaj Kapağı üzerinde Arka Lamba çizgisinin devamında kaportada göçük,
Arka Tampon boya kalkmasından dolayı rötuşlanmış bir çok yer, darbe ve göçük izleri,
Sağ Arka Çamurluk kısmında ezik,
Sağ Ön Kapı Kaportasında ezik,
Sağ Ön Kapı Açma Kolu boya kalkmasından dolayı rötuşlanmış,
Sağ Ön tamponda boya kalkmasından dolayı rötuşlanmış
Hasarları servis yetkililerine gösterdiğimde sağ taraftaki göçükleri kabul etmediler. "Diğer hasarları yaptırırken bu kısmı da ücretsiz olarak tamir ederiz" diyerek gözümün içine baka baka yalan söylemeye devam ettiler.
Size soruyorum, eğer servis aracın sağ tarafta hasar vermediyse neden sağ kapı açma koluna rötuş yapma ihtiyacı hissetsin.
Ben yinede de elimde yazılı bir doküman olsun diye hasar ile alakalı kendilerinden imzalı ve kaşeli belge aldım ve servis ücretini de ödedim. OPEL Türkiye'ye de çağrı açtım ve konu hakkında kendilerini bilgilendirdim.
Bundan sonra servis yetkilileri ile bir sonuca ulaşamayacağımı anlayınca REIS Ankara genel müdürü ile iletişime geçmeyi denedim. Belki de bu süreçte bana en yardımcı olan kişi olan genel müdür asistanına (Dilek Hanım) konuyu anlattım ve iletişim bilgilerimi bıraktım.
1-2 gün içinde REİS Ankara genel müdürü benimle iletişime geçti. Şikayetimi anlattım, personelin bana olan tutumu ile ilgili kendisi bilgilendirdim. Kendisinin sürekli seyahatte oldu için kendisinden sonra en yetkili olan pazarlama müdürüne konu ile ilgili bilgi vereceğini ve onunla konuşmam gerektiğini, olayın her iki taraf için de mutlu sona biteceğini belirtti.
Ertesi gün öğle saatlerinde REİS Ankara'ya tekrar gittim. Aracı yaptıracaklarını, hediye olarak ise 30.000 km bakımını ücretsiz olarak verebileceklerini söylediler. Bunun üzerine ben de kendilerine "Siz benim size emanet ettiğim çorbaya sinek düşürüp sonra o sineği benim gözüme baka baka çıkartıp hadi çorbanızı için diyemezsiniz" diyerek tekliflerini kabul etmedim. Ben mayıs ayında aracımı sıfır olarak almıştım. Sıfır araç almak için 6000-7000 fark vererek aldığım araca servisin zarar vermesi kabul edilebilir bir durum değildi. Üstelik ben parayla kandırılacak bir insan olsaydım servis ücretini ödemezdim. Beni ikna edemeyeceğini anlayan pazarlama müdürü aracımı ikinci el olarak alabileceklerini ve şu an satış fiyatı ile arasındaki farkı vermem koşulu ile aracı yenileyebileceklerini söyledi. Eksi aracımda kredi olduğunu söylemem üzerine krediyi banka ile konuşup yeni aracıma nakledebileceklerini de belirtti. Ben ise aracı altı ay önce aldığımı, verebileceğim tek farkın ise aldığım fiyatla şu an satış fiyatı ile arasındaki fark olduğunu söyledim. Bu sefere de bayii bir önceki teklifini biraz daha indirdi. Ben ise teklifi reddettim çünkü benden kaynaklanmayan bir durum için aracım satış fiyatından daha fazlaya mal etmek kabul edilebilir bir durum değildi.
Hafta sonu pazarlama müdürü ile telefonda yine görüştük tekliflerini yineledi ve başka yapabilecekleri bir şey olmadığını söyledi. Kendisine eğer genel müdürü ile tekrar konuşmasını son kararı o konuşma sonucunda bana iletmesi gerektiğini bildirdim. Sonucun olumsuz çıkmaması halinde sosyal platformda konuyu dile getireceğimi ve OPEL Almanya'ya konuyu bildireceğimi de ekledim.
Pazartesi günü pazarlama müdürü beni tekrar aradı ve tekliflerinin son teklif olduğunu belirtti. Bunun üzerine şikayet var sitesine şikayet açtım. OPEL Almanya mail adreslerini internetten araştırdıktan sonra bulduğum tüm mail adreslerine konuyu ve bayiinin tutumunu anlatan İngilizce mail gönderdim. Akşam 8 gibi gönderdiğim maile tam 22 dk sonra Almanya'dan cevap geldi. Üstelik cevap veren OPEL Yönetim Kurulu Üyesi idi. Ne tezattır ki olaydan on gün geçmesine rağmen OPEL Türkiye hala benimle iletişime geçmemişti.
Yaklaşık 4-5 günlük bir bekleme süresinden sonra OPEL Almanya’ya konu ile ilgili bir hatırlatma maili daha gönderdim. Maili göndermemden 2 saat sonra OPEL Türkiye nihayet beni aradı. Kendilerine niye benimle iletişime geçmediklerini sorduğumda bayinin konu ile ilgili “Müşteri ile pazarlık halindeyiz” demesi üzerine beklemede oldukları söyledi. Ben de kendilerine, “Terazide de iki kefe var siz sadece bayii ile iletişime geçerek olayı tek taraflı değerlendiremezsiniz, yaşadıklarımı ve bayinin tutumunu benden de dinleyip bir karara bağlamanız gerekir” dedim ve bayii ile aramızda bir pazarlık olmadığını, benim teklifimi yaptığımı bayii tarafından teklifimin kabul edilmediğini belirttim. Aracın 2014 de üretilmeyeceğini sorunun 2014 den önce halledilmesi gerektiğini de ekledim.
Arada oluşan olay hakkında da sizi bilgilendireyim REİS benim şikayet var a yazdığım konu ile alakalı olarak beni aradı ve mesajımda “Ben 6000-7000 TL fark vererek 0km aldığım aracımı geri istiyorum” ifadesine takıldıklarını, zaten tekliflerinin buna yakın olduğunu belirtiler. REİS konuyla alakalı sadece parayı düşünen bir şirket olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştı. Konuyu kendilerine açıkladım (yukarıdaki gibi), açıklama sonucunda konu herhangi bir çözüm yolu önermeden telefonu kapattılar.
Mutlu haber 23.12.2013 tarihinde OPEL Türkiye’den geldi. Teklifim kabul edildiğini söylediler. Bayi beni 25.12.2013 de aradı ama toplantıda olduğum, telefonum sessizde olduğu için açamadım. 26.12.2013 de bayii benle iletişime geçti Antalya’da araç bulduklarını, yola çıkacağını ve 30.12.2013 gibi aracı verebileceklerini belirttiler. Bu süre içinde mevcut kredinin yeni araca aktarılmasını sağlayacaklarını belirttiler. Bankadaki yasal değişiklikler nedeniyle yeni araca kredi çekilemeyeceği banka bildirdi. Bu sırada faizler yükselmişti ve yükselmeye de devam ediyordu. Bu işlemden ödeyeceğim ücret yanı sıra yaklaşık 2500-3000 TL ek faiz ve banka masrafı da ödemem gerekiyordu. Bu konuyla alakalı OPEL den yardım istedim ancak bu konuda yardım edemeyeceklerini bildirdiler. Bu telefon konuşması sırasında, bayiye güvenimin kalmadığını ve yeni aldığım aracı yetkili bir başka bayiye götürerek boyasını kontrol ettireceğimi de ilettim. Ek olarak olay anından o güne kadar aracımı kullanmak zorunda olduğumu bu nedenle bayinin, kilometresi artan araçtan dolayı problem çıkartacağından da korktuğumu belirttim. Gecikmeden bayinin sorumlu olduğunu böyle bir duruma itiraz etmeye haklarının olmadığı bilgisini de aldım.
30.12.2013 tarihinde bayii beni aradı ve aracın geldiğini, ancak araç üzerinde taş izleri olduğunu aracı onay vermek için REİS e gelmem gerektiğini belirtti. Gittim. Aracın üzerinde birçok taş izi, çizik vardı çoğu pasta, cila ve boya korum ile geçebilirdi. Ama iki taş izi vardı ki sadece rötuş yapılabilirdi Üstüne üstelik sağ arka kapı altın fabrika kaynaklı olduğunu düşündüğüm bir de boya hatası vardı. Bu durumda bir aracı kabul etmem mümkün olmadığı belirttim. Pazarlama müdürü İstanbul’da farklı renk aracın olduğunu satılmamış ise temin edebileceklerini belirtti. Sonuç ile ilgili bana bilgi vereceğini de ekledi. Bu saatten sonra rengin artık önemli olmadığı kabul edeceğimi ilettim. Son gelişmeleri hemen OPEL Türkiye ile paylaştım.
Akşam saatlerinde beni arayarak İstanbul’ daki aracın satıldığını ve o an itibarı ile Türkiye’de bulabilecekleri tek arabanın üzerinde fabrikasyon boya hatası ve ancak rötuş ile kapatılacak taş çizikleri olan araç oluğunu belirtiler. Bu konuyu da hemen OPEL ile paylaştım.
Yılbaşı olmuştu. Pek de iyi bir yılbaşı geçirdiğim söylenemez. İlk iş gününde OPEL Türkiye sayfasında yetkili bayilerin listesine ulaştım ve Edirne’den başlamak üzerek 2 saat içinde 25 tane bayii ile iletişime geçtim. 5 adet aynı özellikte araç buldum. Bu araçların bayii bilgilerini hem REİS hem de OPEL Türkiye ile paylaştım.
1-2 gün OPEL Türkiye’deki iletişimde olduğum bayana ulaşmaya çalıştım, not bıraktım ancak bir türlü geri dönüş sağlayamadım. Bu nedenle gelişmeler hakkında OPEL Almanya’yı bilgilendirdim.
03.01.2014 tarihinde REİS beni arayarak İstanbul’da araç bulduklarını ancak ÖTV zammından dolayı ek para vermem gerektiğini söylediler. Kabul etmedim. Olaya bakış açılarını zaten öğrendiğim REİS in bu tutumu beni zaten şaşırtmamıştı.
Ortada bir söz vardı ve bu sözü OPEL Türkiye vermişti. Yazıya gerek yoktu. Kriz durumlarında bulduğu çözümlerle ve verilen sözleri tutma gücü ile bir şirketin büyüklüğü ortaya çıkardı ve OPEL Türkiye zaten büyük bir şirketti. REİS in konu ile ilgili tutumu zaten nasıl bir şirket olduğunun göstergesi idi.
Hafta sonu olduğu için OPEL Türkiye ile görüşme fırsatım olmadı. Pazartesi kendileri ile iletişime geçtim. OPEL Almaya’ ya gönderdiğim mail çoktan OPEL Türkiye’ye ulaşmıştı. OPEL Türkiye yetkilileri toplantı yapıp bana sonucu ileteceklerini söylediler.
09.01.2014 tarihinde OPEL Türkiye de şok bir karar ile bayini talebini onayladı ve farkı benim ödememe karar verdi. Arkadaşlar çok uzun bir mail oldu diye hatırlatmak isterim araca hasar veren ben değilim REİS’ ti ama bu kararla tüm fatura bana çıkarılmıştı. Yıkıldım. İnananmdım. REİS ‘in OPEL Türkiye üzerindeki etkisi belkide bu karara yol açmıştı. Kabul etmedim. Konu ile ilgili benim tek hatam aracımı, REİS gibi bir firmadan almış olmam ve servis için yine aynı firmaya gitmiş olmamdı.
Üstelik kredi faizlerini artmasından daha fazla etkilenmemek için yıllık faizi oranı yüzde 9.45 den çektiğim araç kredisini yıllık faizi yüzde 20.28 olan başka kredi ile kapatmak zorunda kaldım. Bayinin bana verdiği en maddi zararı isterseniz siz hesaplayın(Dekontları mevcut).
Haklıyım çünkü bu süreçte, bana söylenen tüm yalanlara ve kötü davranışlara rağmen en ufak bir hakaret dahi etmedim ve üzerime düşen tüm sorumlulukları da yerine getirdim ve hakkımı sonuna kadar da savunacağım. Bu konuda Almanya OPEL ‘ e inancım sonsuz.
Sizde böyle bir durumla karşılaşırsanız benim yaptığım gibi lütfen sinirlerinize hakim olun ve sonuna kadar hakkınızı aramaktan kaçınmayın.
Olayın son durumu bugün OPEL Almanya ile paylaştım. Sonucu sizinle paylaşacağım. Olayı sosyal platformlarda paylaşır ve bana destek olursanız sevinirim.
Tşkler.
Emrah VURAL
