Araçlarımız fabrika çıkışı olarak, ilgili mühendislerce (Alman Mühendisler!) uygun bir yazılımla kalibre edilmiş olarak servis edilir.
Bu yazılım;
1.Motorun sağlıklı çalışmasını
2.uygun gücü üretmesini
3.bu gücü üretirken az yakıt tüketmesini
4.motorun uzun ömürlü olmasını
5.söz konusu araç astra H ise Euro 4 standartlarında emisyon üretmesini
Sağlamak üzere optimize edilmiştir.
Bu 5 maddeden birini daha üst düzeye taşımak için, mesela gücü artırmak için diğerlerinden en az birinden (şanslı iseniz birinden) feragat edersiniz.
Fabrikasının ve dizayn edenin ayarladığının daha iyisini bildiğini iddia edenlere bu yazılımı arabanıza yükletirseniz (ya da hardware (chip) ile by pass ederseniz) Motorunuz;
Ya ömründen yer;
ya çevreyi kirletir;
ya da fazla yakıt tüketir.
Belki de 3 madde birden gerçekleşir.
Ayrıca önümüzdeki seneden sonra araçlar emisyonlarına göre vergilendirilecek. Gidip egzoz gazını ölçtürüp çevreyi ne kadar kirletiyorsanız o kadar vergi ödeyeceksiniz. Yazılımı dejenere edilmiş bir motor yüzünden fazla vergi vermek zorunda kalmanız işten bile değil...
-Çevre kirletmeyi zaten siyah duman olarak her yerde anlatıyorlar.
-motor ömründen ne kadar gittiğini ise hiçbir zaman bilemezsiniz. Sürekli zengin karışım motoru aşırı yıpratır ve tüketimi artırır..
Bence performanslı ve çok az yakan, motor ömrü uzun ve çevre kirletmeyen bir araba istiyorsanız bunlar birbirine tezattır.
Opelin performans araçları var (1.7 CDTI, 2.0 CDTI, 1,6 Turbo vs) bunlara yönelmelisiniz.. Tasarruf ve çevre amaçlı üretilmiş bir motordan yüksek beygir ve performans beklemek boştur.