şimdi şöyle bir durum var.
behsedildiği gibi lastikler WD40 lastiği değil toz lastiği yani içeri toz almaması ve aynı zamanda içindeki kıvamlı yağı dışarı kaçırmaması için tasarlanmış. WD40 ın amacı zaaten içine girilemeyen yerlere olabildiğince nüfuz etmek, pasın dokularına işleyip onu çözmek ve bir miktar da yağlamaktır. ama yine de o bahsedilen lastik kısımlara WD40 girmeyebilir. ancak mesele şu ki gıcırtının geldiği yer zaaten o WD40 ın giremediği yer değil. örneğin toz lastiğinin koruduğu yerin dış dünya ile temas ettiği ama sızdırmazlığın başlamadığı yer. işte gıcırdayan yer burası. WD40 burdaki sesi kesti. amortisör takozu için de aynı şey gecerli. hatta amortisör takozunun lastik kısımlarının daha hareketli olabileceği düşünülürse, WD40 ın burda daha çok işe yarayacağı ortadadır. bahsedilen kısımlara WD40 sıkılmasının hemen ardından aracın kullanılması ile o kısımlarda mevcut sıvı, hareketin etkisi ile gidebildiği en dip noktaya gider ve gıcırtı kesilir. arkadaşın gıcırtıları böyle kesilmiş. ama o WD40 ın kibar yağı oralarda ne kadar iş görür, ne zaman gıcırtılar tekrar başlar derseniz, evet çok uzun sürmez. ama şu var ki tekrar sıkarsın olur biter. WD40 ın plastik aksama zarar vereceğini sanmıyorum.