Domuz eti

RespecT

Editör
Kayıtlı Kullanıcı
Bilgi Girilmemiş
Katılım
31 Tem 2006
Mesajlar
3,105
Tepki puanı
0
Puanları
0
Siteyi ziyaret et
Polonez' i çok sağlam kaynaktan , önceden beri biliyordum.Üzülecek haldeyiz.Birçok avrupa ülkesinde bile sorduğunuzda açıkça ne ise onu söylüyorlar.İyi olan herşeyimizi kaybettiğimiz gibi ne yazık ki ticarette herşey mübah durumuna gemişiz.Bilmeyerek yedi isek , yedirdiler ise zamanı gelince çıkar vebali elbet aheste aheste.
 

iason

Kayıtlı Kullanıcı
Bilgi Girilmemiş
Katılım
26 Ocak 2008
Mesajlar
543
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
Siteyi ziyaret et
Arkadaşlar,

Kusura bakmayın ama insanların dini inançlarını ticari çıkarları uğruna sömüren bir takım şerefsizlerin feci oyununa geliyorsunuz. Çok merak ediyorum acaba bu yukardaki yazıyı hangi haysiyetsiz et market yayınladı.

İşin saçmalığını, bu kişinin madem ki bu iddiaları var, neden mahkemeye ve sağlık bakanlığına gitmediğini, SAGE'nin gıda ile falan değil Savunma Sanayi ile ilgili bir kurum olduğunu falan geçtim. Ama lütfen şu yazıları okuyunuz:

Aşağıda Polonez'in yazısı:

Sayın Tüketicilerimiz,

TUBİTAK-SAGEM araştırma merkezinde çalışan Ömer Bey'in kendi adının yazılıp gönderilen mailden haberi yoktur. Sadece ismi kullanılmıştır. Aşağıda kendisinin cevaben yazdığı yazı bulunmaktadır. Kendisine http://www.sage.tubitak.gov.tr/ adresinden ulaşabilirsiniz. Ayrıca 20 Ekim 2005 tarihinde Migros Türk T.A.Ş . için tedarikçi denetim raporu 3 hafta önce tarafımıza gönderilmiştir. Bu denetimi yapan kurum TÜBİTAK dır ve Gıda Güvenliği Sağlama Sistem Denetim Raporundan 1000 puan üzerinden 870 puan alınmıştır. Toplam oranla İYİ puanlanan bir nottur bu verilen ve Ekim.2005 den bu yana eksik kısımlarımızla ilgili olarak bir çok çalışma firmamız tarafından yapılmıştır. TÜBİTAK ile bir çok ulusal ve yerel zincir market çalışmaktadır, ve tahmin edeceğiniz gibi bu denetimlerden yılda en az 15 kez fabrikamıza uygulanmaktadır. Peki, Mehmet Bey, söyleyin lütfen, bizi fazlasıyla denetimden geçiren Türkiye'nin tek bilimsel araştırma kurumu böyle asılsız saçma sapan söylemleri hiç bir bilimsel dayanağa dayandırmadan onaylayıcı tarzda yazabilmesi mümkün mü acaba?

Teşekkürler,

Andaç Günsoy

From: Ömer KIZILIRMAK
Sent: Wednesday, August 31, 2005 3:27 PM
To: ' agunsoy@polonez.com.tr'
Cc: Mazhar Müjdat TOHUMCU; Betül ORAY
Subject: FW: mail adresi


Sayın POLONEZ Yetkilileri,
29 Ağustos 2005 tarihinde e-posta ile göndermiş olduğunuz, Polonez'i ve ürünlerini karalamaya yönelik olan yazı elimize ulaşmıştır.
İlgi yazı içerik olarak bizleri son derece rahatsız etmiş olup, yazı ile Kurumumuz arasında hiç bir şekilde bağlantı kurulamamıştır.
Yazı konu ve içerik olarak çalışma alanımızla uzaktan-yakından ilgili değildir. Daha önceden e-posta ortamında dolaştığı tarafınızdan tespit edilen ilgi yazıya, sonradan, TÜBİTAK-SAGE çalışanı olarak ismim bir şekilde ilave edilmiş veyeniden e-posta ortamında dolaşması sağlanmıştır.

Bu türden bir davranışı yapanları esefle kınıyorum.

En derin saygılarımla.

ÖMER KIZILIRMAK
UYBA-UZM. ARASTIRICI
TÜBiTAK-SAGE



Gene Polonez'in açıklaması:

Polonez ürünlerini sizlere güvenle ulaştırmak için canla başla, titizlikle (abartmıyoruz en ince ayrıntılarına kadar dikkat ederek) çalışan bir
ekibiz ve bende bu ekibin bir üyesi olarak hakkımızda ve çalıştığımız firmaların yöneticilerini de içeren, yalan ve iftiralarla dolu mail yüzünden
büyük üzüntü duyuyorum.

Trakya Et ve Süt Ürünleri A.Ş. şirketimizin ünvanı olmakla birlikte üretimini 20 yıldır yaptığımız et ürünleri markamızın adı "POLONEZ". Üretim tesisimiz Çatalca'da ve üretimimizde ürün çeşidine bağlı olmakla birlikte dana eti, hindi eti veya tavuk eti kullanıyoruz. Tüm et çeşitlerini Türkiye'nin önde gelen entegre tesise sahip firmalarından tesisimizde görevli veteriner hekimler kontrolünde alıyoruz. Bu firmalardan bazıları dana karkas etleri Kayarlar (Adapazarı), Erşan Et (Bilecik), Altın Et (Antalya) gibi firmalardan, tavuk/piliç etlerini Banvit veya Beypiliç den,
hindi etini de ağırlıklı olarak Bolca'dan karşılıyoruz. Ürünlerimizde kesinlikle domuz eti, domuz kökenli katkı maddesi ve yağı kullanmıyoruz.
Üretim tesisimizde yaklaşık 120 kişi görev yaparken, satış, pazarlama ve yönetimde 130 kişi çalışmaktadır. Türkiye çapında bir çok yerel ve ulusal zincirlerde yer alan ürünlerimizi yurt çapında 10 bölge bayisi ile sağlıyoruz.

Çok kısaca size üretimimiz hakkında bilgi vermem gerekirse; aldığımız etin sağlık, lezzet ve temizlik kalitesinden, kullandığımız her türlü baharat, v.s. bir çok çeşitte hammaddeye kadar ayrıntılı analizlerle ürünler tesisimize kabul edilmektedir. Tüm ürünlerimizin ve üretim
tesisimizin Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı'ndan alınmış üretim izin sertifikaları mevcuttur. Üretimin her aşaması ve son çıkan sevk edilmeye
hazır ürünler kalite kontrol laboratuarında sağlık testlerine tabii tutulduktan sonra sevk onayı alarak satışa sunulmaktadır.
Maalesef firmamızın markası Polonez hakkında çoğu zaman rakiplerimizin hakkımızda hiç de etik olmayan bir davranışla yalan yanlış bilgi vermelerine, ve bazen de fabrikamızın yerini markamızın benzerliğinden dolayı Polonezköy'le bağdaştırılan ve Polonyalıların ürünü gibi söylemlerle karşılaşıyoruz. Ancak bu gibi ifadeler, her geçen yıl büyüyen ve kalitesinden hiçbir zaman ödün vermeyen, beğeniyle tüketilen, üzerine titrediğimiz "Polonez" markalı et ürünlerinin önüne geçemeyecektir.

Gelelim aldığınız e-maile. Aslında bu mail 2004 yılı 5.Mayıs günü ilk olarak sadece Antalya ve Ege bölgesinde ki 5 yıldızlı ve üstü otellerin ve
Türkiye'de ki organize perakende şirketlerinin (Migros, Tansaş, Gima, Kipa, Carrefor gibi) et ve et ürünleri satınalma bölümlerinde görev yapan satınalma müdürleri ve sorumlularına ve ardından da Türkiye çapında çeşitli catering hizmetleri veren firmaların (Usaş-Gate Gourmet, Dominos Pizza, v.b. gibi) satınalma görevlilerine İstanbul'dan gönderildi. Dikkat edin sadece satınalma yetkilileri...

Bu e-maili dikkatlice incelediğinizde yazının gayet akıcı ve sürükleyici, inandırıcı olduğunu ve özellikle Polonez, Namet ve Nuta hakkında
yazılanların doğrudan satış yapılan noktaları kapsadığını veya firmaların, market satınalma müdürlerini suçladığını göreceksiniz. Sanki bu maili
yazanların bu e-mailde adı geçen satış noktalarında yaşadıkları mağlubiyetin ezikliğini göreceksiniz. Sanki her bahsettikleri konuda ilgili olan satış kanalına girememenin veya pazar bulamamanın yarattığı kaybı geri kazanmak amacıyla rakiplerini kötülemek veya onları çamur at izi kalsın mantığıyla zayıflatmak amacında olduğu görülmekte. Hatta size belirtmeliyim ki, bunu yazan firma yetkilisinin bu mailden sonra kendi markalarını bu noktalarda pazarlama çalışmalarına ağırlık verdiklerini biliyoruz. Son zamanlarda da bu yazının başına veya sonuna Tübitak-SAGEM de çalışan Ömer Bey'in ismi eklenmiştir. Ömer Bey'le görüştüğümüzde bu mailden haberi olmadığı ortaya çıkmış, adı kullanıldığı anlaşılmıştır. Zaten Tübitak kurumu tesislerimizi yılda en az 5 kez (ulusal zincir marketlerin isteği üzerine) denetlemektedir. Size bir sonraki mailimde kendisinden gelen yazısını da gönderiyorum.

Trakya Et olarak yaptığımız araştırmalar sonucunda bu e-mailin atıldığı bilgisayarı tespit ettik ve 2004 Kasım ayında maddi tazminat ve şahsi ceza davalarını açtık. Halen davalarımız devam ediyor. Siz de takdir edersiniz ki, şu anda size hangi firma olduğunu belirtmemiz davanın
sürmesinden ve sonuçlanmamış olmasından dolayı doğru değil.

Sözü çok uzattığımın farkındayım, ancak böyle bir haksızlık karşısında insan kendini alamıyor yazmaktan. Size yukarıda bahsettiğim gibi bu
e-mail çok akıcı bir dille yazılmış. Bunun ışığında internette yaptığımız araştırma sonucunda AKSİYON dergisinde (web adresi: www.aksiyon.com.tr )
bir habere ulaştık. Haber başlığı : 100 bin domuzu kime yedirdiler? Et ürünleri firması olarak sadece o dönemde domuz ürünleri üreten Şütte ve Çerkezo'yu içeren bir yazı. Lütfen bu makaleyi inceleyip aldığınız maille karşılaştırın...

Bizim tek amacımız vardır, o da sizlere layık olabilecek, sizlerin ödediği her değerin karşılığını verebilecek ürünler üretmektir. Ancak, daha fazla kendimizi anlatmaktansa sizlere daha fazla kendimizi göstermek istiyoruz. Bu amaçla en kısa zamanda sizi ve tanıdıklarınızı fabrikamıza davet eder, saygılarımı sunarım.


Andaç Günsoy


Tel: 212-279 18 41
Cep: 532-559 71 93


Internet bu saçmalık müsveddesi yazıya inanan binlerce insanla dolu. Ayıptır, günahtır..

Haa, bu arada size içine gram domuz girmese de sosisin, salamın, sucuğun, pastırmanın nasıl üretildiğini bir anlatsam, bir daha hayatınızda ağzınıza şarküteri sokmazsınız, o da ayrı bir hikaye.
 

RespecT

Editör
Kayıtlı Kullanıcı
Bilgi Girilmemiş
Katılım
31 Tem 2006
Mesajlar
3,105
Tepki puanı
0
Puanları
0
Siteyi ziyaret et
Doğrudur Mert , Sonuçta işe yakın olduğun için daha sağlıklı bilgilerdir.Yine de kandıran birileri vardır diye düşünüyorum.O yüzden dikkatli olmakta fayda var.
 

lostsailor

Kayıtlı Kullanıcı
Bilgi Girilmemiş
Katılım
1 Ağu 2006
Mesajlar
445
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
www.gmdss.bravehost.com
ben italyaya gittiğimde müslümanım diye domuz eti olduğundan normal pizza yiyemedim sebzeli pizzaya talim ettim müslümanız diye geçinenlerde bizleredomuz eti yediriyolar heleki yazın akdenizde otellerde sorsan yok derler ama !!!! eğer böyle şey varsa yazıklar olsun
 

ERGÜ

Kayıtlı Kullanıcı
Bilgi Girilmemiş
Katılım
12 Mar 2008
Mesajlar
1,464
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
41
Siteyi ziyaret et
En güzeli Kasaba gidip etinizi kasaptan almak en azından görerek alıyoruz
 

melihklc

Kayıtlı Kullanıcı
Bilgi Girilmemiş
Katılım
2 Haz 2008
Mesajlar
407
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
38
Siteyi ziyaret et
bunların hepsi dogru polonez isterse fabrikalarının kapılarını halka açsın hic farketmez dunya alem biliyo yıllarcave hala domuzu insanlara afiyetle yedirdikleri ole yalanlama yapmaya hic gerek yok dunya alem duydu polonezın ne mal oldugunu bu arada 8 subatta bulusmada bizde bi gusel yedık polonez sucukları:(
 

Al Paciona

Kayıtlı Kullanıcı
Bilgi Girilmemiş
Katılım
11 Kas 2008
Mesajlar
2,719
Tepki puanı
0
Puanları
0
Yaş
49
Siteyi ziyaret et
Zaten beden sağlığımız için, sosis, salam, sucuk ve sakatattan üretilmiş diğer şarküteri ürünlerini tüketmemeliyiz.hertürlü paraziti barındırıyor bunlar.üstelik çok sağlıklı insanlarda bile kolesterol ve tansiyon hastalıklarına neden oluyorlar.
 

Pehlivanoğlu

Kayıtlı Kullanıcı
Bilgi Girilmemiş
Katılım
3 Mar 2008
Mesajlar
2,133
Tepki puanı
0
Puanları
0
Siteyi ziyaret et
baştan sona okudum yazıları. İşin içinde olmadığımız için bence ne söylesek boş. ama bana göre garanti bi şekilde domuz etini bize yedirenler vardır. bazı tatil köylerinde oran %99dur bence. artık günahları boynuna. dikkatli olmakta yarar var.
 

banazlıkasap

Kayıtlı Kullanıcı
Bilgi Girilmemiş
Katılım
29 Tem 2007
Mesajlar
642
Tepki puanı
0
Puanları
16
Yaş
41
Siteyi ziyaret et
günaydın
arkadaşlar yazıyı okudum.okurkende güldüm.yukardaki markalar türkiye de et mamülleri üretiminde başı çeken lokomotif firmalar.bu denli ucuz kalite ve şereflerini küçük düşürecek olaylardan uzak duracaklarını çok yakından biliyorum.polonez firmasına ayda 250 ila 300 arası dana karkas ya da sığır karkas satıyoruz.ve bu firmanın hijyene ne kadar önem verdiğini(hatta abarttığını)söylebilirim.karkasların nakliyat sırasında ki sıcaklığından firigofirik araçlarda ki uygunsuz taşınma durumuna kadar müdahale ediyorlar.yani tek parça bir etin kamyonun kasasına değmesi halinde bile koca kamyonu hijyen kurallarına uymadıkları için satın alma işlemini gerçekleştirmiyorlar.
bir çoğunuzun korkusuna hak veriyorum.et işi kadar tehlikeli bir gıda türü yok.yani kasabım ama kasab olduktan sonra babama bile güvenim yok kendim içinde geçerli bir söz ama şunu size söyleyeyim.büyük marketlerin indirim olaylarına pekde güvenmeyin derim normal piyasa koşullarında etin 17tl olduğu yerde 10 tl gibi komik rakamlara satıyorlarsa inanın çakma dana eti yiyorsunuz demektir.(orjinal inek eti)
kısaca sebze meyva manavdan kuruyemiş kuruyemişciden et ise kasapdan alınır.yani arabanız bozulduğunda nasıl işin ehli bir usta ya da servis arıyorsanız.şahsi düşüncem gıda işinide işin ehli olan yerlerden satın almanız.
 
Üst