Hayvan bunlar ya. Bana da eski dükkanda dadanmışlardı. İzmirliler bilirler, MTK nın kapalı garajları vardır, 5-6 farklı girişi var, yani kaçması kolay. Sırasıyla:
- Önce binek lpg libi uno vardı onun lastiklerini indirmişlerdi. (Sanırım ben gelirken duydular kıllığına sibobu söktüler)
- sonra aynı binek unonun şoför tarafındaki kilidi bozmuşlardı.
- baktılar unodan iş çıkmayacak, sonra minibüsün sürgülü camını kanırtıp açıp teybin kafasını almışlardı torpidodan. (tek kafa bi halta yaramıyor ama aldılar işte ne yaparsın)
- sonra yeniden uno ya yönelip kapıyı kanırttılar, ve arabaya girdiler. Ama o ara ben suçüstü yaptım sanırım, kaçtılar, öylece bıraktılar.
- uno nun sacını doğrultup macunlattım 1 hafta geçmeden gene girdiler bu sefer sağ camı patlattılar. nihayetinde teybi söktüler. Ama sorun şuki teyp zaten bozuktu, ekranı arızalı sadece arabanın içinde herhangi bi ses olsun diye duran bi teyp. onlarda teybi sökmüş kapağıyla birlikte sağ koltuğa bırakıp s.kt.r olup gitmişler. Bana da o gün için 80 liralık cam faturası kaldı. Ondan önceki hasarlarla beraber toplam 250 lirayı buldu bu heriflerin bana zararı.
İşin komik tarafı ben bu adamları gördüm, bi tanesi gözcülük yapıyor diğeri çalışıyor olduğundan gözcüleriyle burun buruna geldim 2 kez. Ama nafile, herifler polisle ortak çalışıyor. Karakola gidince abuk subuk laflar duydum her defasında. Minibüsün camı kırılmadı diye minibüsün teybine tutanak tutmadılar, kaskoda ödemedi. Unonun camına yapacak bişey zaten yok, eleman kırarken suç üstü yapması gerekmiş ağaların. Benim görmem ya da kolundan tutup götürmem önemli değilmiş. Bu düzende her şey zarar.
Hatta kapı sacını eğip araca girenleri söyleyince polisin yorumu ilginçti: "Bende de Uno var, bunlarda hep bu sorun oluyor be kardeşim"