Bayram tatili için memlekete gittim bayram aralığında lastiğin havası indi.Açık lastikçi bulamadım.Havayı tamamlayıp bayramı böylece çıkardım.Babamla beraber sanayiye gittik babamın tanıdığı bir parçacı varmış onunla sohbet ederken lastik yaptırabileceğimiz biri varmı diye sordum.Adamda hemen yan komuşusunu önerdi.Arabayı bıraktım içindeki eski yama çıkmış diyerek geldi lastikçi yama yaptı.Lastiği taktı.(bu arada bize çay söyleyen babamın arkadaşıyla oturuyorduk).Ertesi gün 650 km yol yapıp Akşehire geldim.1 gün sonra kasisten atlarken arabanın sol Ön tekerinde bir metal sesi duydum.Fren balatası kırılmış gibi.Hemen sanayiye gittim.Usta ileri geri yaptırdı.Arabanın bijonları gevşek dedi.Bijon kapağını açtığımızda 3 bijon yere düştü.Sadece 1 bijon lastiği tutuyormuş onunda çıkması çok yakınmış.Usta bana döndü verilmiş sadakanız varmış dedi.O bijonlar yere düşerken beynime kan sıçradı resmen insan hayatı bu kadar basit olamaz dedim.Babamı aradım durumu anlattım.Tabi babamda iş yeri sahibini arayıp ağzına ne geldiyse saymış.
Buradan çıkardığım ders ne olursa olsun arabanı yaptırırken başında olacaksın
Buradan çıkardığım ders ne olursa olsun arabanı yaptırırken başında olacaksın
. Bazı ustalarımızın (sadece sanayi değil, bütün meslek dallarındaki ustalar) ne yazık ki gelişen teknolojiden çok çok uzaklar. Ne duvar ustalar var halen metrekareye kaç tane tuğla gideceğinden bir haberler. Memlekette ufak bir inşaat yaptırıyoruz ustalara resmen matematik dersi veriyoruz. Üçgenin kenarlarını bilmeyen adamlar çatı kurmaya kalkıyorlar ama iş resmi işlemlere gelince onların yaptığı işleri devlet onaylıyor, ben yapınca "sen usta değilsin" diye kabul edilmiyor :maden:.
