- Katılım
- 4 Eyl 2007
- Mesajlar
- 7,785
- Tepkime puanı
- 11
- Puanları
- 38
- Yaş
- 39
yakın zamanda başımdan geçen bir olayı sizinle paylaşmak istiyorum. malum ramazan ayı içerisindeyiz. şahsım adıma söyleyim oruç tutuyorum. genellikle güneşe çıkmamaya ve araç kullanmamaya çalışıyorum, en azından yoğun trafiğe girmemek için çabalıyorum. iftara 1 saat kadar falan var. zaten acıkmışım başım hafif hafif ağrıyor. pide almak için çarşıya çıkmam gerekti ve bazı siparişlerde var bunun yanında. neyse arabayı işi halledeceğim yere yakın bir noktaya parkettikten sonra tam kapıları kilitledim, biri yaklaştı yanıma. "kardeş birşey söylebilir miyim?" dedi. düzgün giyimli birisi bu arada şahıs. "tabi, buyrun" dedim. adam ani bir hareketle sağ alimi kaptı tokalaşır gibi. ben bir anlık hareketle çekmeye çalıştım ama nafile... elim adamın eline yapıştı sanki, o kadar sıkı tutuyor. hafiften çekmeye çalışıyorum adam ısrarla bırakmıyor ve konuşmaya başladı. "kardeş ben buralı değilim. iş bulamadım, oruç tutuyorum, yiyecek ekmeğim yok..." vs. belirttim ya hani bende oruçluyum. evden çıkarken yanıma nakit almamışım, üzerimde ne varsa çıkmıştım eşofmanla. yanımda sadece kredi kartı var, bir kaç bozuklukta arabanın içinde anca pide alacak kadar, belkide o kadar da yok tam bilmiyorum. adamın suratına bakıyorum, bir yandan o konuşuyor bir yandan ben elimi adamın ellerinden kurtarmaya çalıyorum. ama bir türlü elimi kurtaramıyorum. önce yok abicim, kusura bakma dedim ama aklımda birşey belirdi. "ya gerçekten doğru söylüyorsa. ya da dini hikayelerde anlatılanlar gibi bu gelen hızır a.s. ise." neyse adam elimi sıktıkça sıkıyor. etrafa bakındım tamam elimi bırak dedim adama. bırakmıyor, açım bir ekmek biraz peynir olsa yeterli bana gibisinden laflar ediyor bir taraftan. yakında bir şarküteri gördüm, "gel benimle" dedim. adam yürümeme izin vermiyor. "bak gel üzerimde param yok, ne istiyorsan gidelim şurdan alalım, ben hallederim" dedim. adam "yok kardeş, sen bana 3-5 lira ver ben alırım" dedi. hafiften bir tebessüm ettim, "karnın gerçekten açsa istediğini alayım, para istiyorsan cebimde beş kuruş yok" dedim ve adam o an elimi bıraktı. arkasını döndü ve yürüdü gitti. muhtemelen birde küfretmiştir bana. biraz ilerde baktım birine daha yapışmış bana yaptığı gibi, konuşuyor yine adamla.
neyse işi şuna getireceğim, artık terbiyesizlik o kadar artmış ki utanmadan bu işlere birde dini alet ediyorlar. yapmadı değilim. bazen küçük çocukları görüyorum tartıcılık falan yapıyorlar. soruyorum karnınız aç mı diye? bir çoğu yok abi diyorlar ama peşinden soruyorlar "tartalım mı" diye. bazısı da "açım abi" diyor. gidiyoruz yakında bir yere ufak tefek bir şeyler alıyoruz gücümüzün yettiği kadar. küçücük çocuklar bile şu sıcakta oturmuşlar önlerinde tartı efendi efendi soruyorlar abi tartılmak isteyen var mı diye. ama bazı utanmazlar taşı sıksalar suyunu çıkaracaklar ama hala insanları zayıf taraflarından para kazanma derdindeler.
buna benzer bir olayı geçen gün kuzenimle konuştuk. bankada çalışıyor kendisi. dedi ki bir kadın var sürekli bankanın önünde dileniyor diye. bir gün bankaya girdi, numara aldı, sıra bekliyor. sırası benim kuzenin gişesine denk geliyor. kuzenim diyor ki "kadını tanıyorum, her sabah bizimle geliyor oturuyor bankanın önüne, biz giderken kalkıyor gidiyor" tabi bankaya gelen müşterilerde para vardır nasıl olsa. kuzenim önce bakmış buna, "öyle acıklı bakıyor ki, cebimde ne kadar bozuk var çıkarıp vereceğim" diyor bana. neyse hesap cüzdanını almış bakmış hesaba. "yanlış numara girdim, tekrar girdim numarayı" diye düşündüm dedi hesabı görünce. önce afalladım sonra işlemi yaptım diyor. 300000 liranın üzerinde para vardı vadesiz hesapta dedi.
şimdi başımdan geçen olay, kuzenimin anlattıkları...
ne deyim bilmiyorum ki...
allah hepimizi üçkağıtçılardan korusun.
neyse işi şuna getireceğim, artık terbiyesizlik o kadar artmış ki utanmadan bu işlere birde dini alet ediyorlar. yapmadı değilim. bazen küçük çocukları görüyorum tartıcılık falan yapıyorlar. soruyorum karnınız aç mı diye? bir çoğu yok abi diyorlar ama peşinden soruyorlar "tartalım mı" diye. bazısı da "açım abi" diyor. gidiyoruz yakında bir yere ufak tefek bir şeyler alıyoruz gücümüzün yettiği kadar. küçücük çocuklar bile şu sıcakta oturmuşlar önlerinde tartı efendi efendi soruyorlar abi tartılmak isteyen var mı diye. ama bazı utanmazlar taşı sıksalar suyunu çıkaracaklar ama hala insanları zayıf taraflarından para kazanma derdindeler.
buna benzer bir olayı geçen gün kuzenimle konuştuk. bankada çalışıyor kendisi. dedi ki bir kadın var sürekli bankanın önünde dileniyor diye. bir gün bankaya girdi, numara aldı, sıra bekliyor. sırası benim kuzenin gişesine denk geliyor. kuzenim diyor ki "kadını tanıyorum, her sabah bizimle geliyor oturuyor bankanın önüne, biz giderken kalkıyor gidiyor" tabi bankaya gelen müşterilerde para vardır nasıl olsa. kuzenim önce bakmış buna, "öyle acıklı bakıyor ki, cebimde ne kadar bozuk var çıkarıp vereceğim" diyor bana. neyse hesap cüzdanını almış bakmış hesaba. "yanlış numara girdim, tekrar girdim numarayı" diye düşündüm dedi hesabı görünce. önce afalladım sonra işlemi yaptım diyor. 300000 liranın üzerinde para vardı vadesiz hesapta dedi.
şimdi başımdan geçen olay, kuzenimin anlattıkları...
ne deyim bilmiyorum ki...
allah hepimizi üçkağıtçılardan korusun.